Boşanma davalarında; ileri sürülmeyen terk olgusunun birlikte yaşama yükümlülüğünü ihlal eden davranış olarak nitelendirilmesi suretiyle boşanma hükmüne esas alınabilmesi için eylemin gösterilen delillerle somutlaştırılması, kusurlu tarafın bu eylemindeki kastının ortak hayatı kesmek amacı taşıdığının açıkça ortaya konulması, ayrı yaşama sebebinin iddiayı ileri süren tarafından kaynaklanmadığına ilişkin yaşamın olağan akışına uygun bilgilerin dosyadan anlaşılması, dosyaya yansıyan belge ve anlatımlardan evlilik birliğinde meydana gelen ayrılık hâlinin normale dönme ihtimali kalmadığının ortada olması gibi delillerle desteklenerek "salt fiili ayrılık" olgusunun üzerine çıkılması gerektiği- Dava konusu olayda davacının dava dilekçesinde davalı hakkında ileri sürmüş olduğu iddialarını ispat için tanık deliline dayandığı, dinlenen tanık beyanlarından salt fiili ayrılık hâlinin ispatlandığı, bunun dışında iddia edilen terk eyleminin ortak hayatı kesmek amacıyla yapıldığına dair açıklamaları barındırmadığı gibi beyanların yer ve zaman içermeyen soyut, davalının birlikte yaşama yükümlülüğünü ihlâl ettiğini kabule yetersiz, sebep ve saiki belli olmadığı anlaşıldığından evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını ispata elverişli bulunmayan beyanlara itibar edilerek boşanmaya karar verilmesinin doğru olmadığı-

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun tedbir nafakası y ...