Eldeki dosyada verilen karar ile yerel sulh hukuk mahkemesinin ....... tarihinde verilen karar birlikte değerlendirildiğinde, mirasbırakanın mirasının, en yakın yasal mirasçılarının tamamı tarafından reddedildiğinin anlaşıldığı, hal böyle olunca, Türk Medeni Kanunu'nun 612. maddesi gereğince terekenin, sulh hukuk mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edileceği ve tasfiye sonunda arta kalan değerlerin, mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verileceği, Yasa'da hak sahibi olarak tanımlanan kişilerin, mirasbırakanın en yakın yasal mirasçıları olan ....., ......, ......., .......... ve ........ oldukları, terekeden arta kalan değerin davacı ............ dışındaki diğer davacılara verilmesi söz konusu olmayacağı gibi; diğer davacıların terekenin pasifinden de sorumlu tutulmalarının mümkün olmadığı, bu hali ile davacı ........... dışındaki diğer davacıların dava açmak için taraf olma sıfatı bulunmadığından belirtilen davacılar yönünden davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken davacılar hakkında da mirasın hükmen reddin tespitine karar verilmiş olmasının doğru olmadığı-

Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 10/10/2016 tarihinde verilen dilekçeyle mirasın hükmen reddi talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26/06/2018 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalılar ...