Tasarrufun iptali davasında, aciz vesikası sunulması için uygun süre verilmeden davanın reddedilmesinin yanlış olduğu; zira 28/02/2022 tarihli haciz tutanağının aciz vesikası niteliğinde olduğu görüldüğünden davanın esası hakkında inceleme yapılması gerektiği- Davalı-borçlunun istinafa cevap dilekçesinde, diğer davalıya olan borcunu ödediği, davalı-3.kişinin en kısa zamanda alacağını tahsil ettiğine ilişkin bilgiyi icra dosyasına sunacağı bildirildiğinden ödemeye ilişkin bu iddianın da araştırılması gerektiği; söz konusu beyanın gerçek olması halinde, tasarrufun iptali davasının konusuz kalacağı ve yargılama gideri, vekalet ücreti açısından haklılık durumunun belirlenmesi gerekeceği-
İhtiyati haciz alacak davasının mahkemede görüldüğü sırada konulmuş ise esas hakkında verilecek hükmün ihtiyati haciz kararını veren mahkemece tebliğinden itibaren bir ay içinde alacaklının takip talebinde bulunmaya mecbur olduğu, alacaklının, hükmün tebliğinden itibaren bir ay içinde takip talebinde bulunmaması halinde, ihtiyati haczin hükümsüz kalacağı-
2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 257/1.maddesi gereğince harçlandırılan dava değeri olan miktarla sınırlı olmak üzere ve davacı tarafından alacağın %10'u oranında teminat yatırılması halinde geçici hukuki koruma niteliğinde ihtiyaten haczine, teminat alınması, kararın infazı, yetkili icra dairesinin belirlenmesi ve ihtiyati hacizle ilgili diğer işlemlerin yargılamanın devam ettiği ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,diğer talebe konu araçlar ise davalılar adına kayıtlı olmadığından araçlar yönünden talebin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Muteriz borçlu vekilinin ihtiyati hacze itiraz tarihinin 07.03.2016 tarihi olduğu ve alacaklının feragatinin daha sonraki bir tarihte gerçekleştiği gözönüne alınarak; ihtiyati hacizden ve takipten feragat nedeniyle itirazın İİK’nın 265. maddesinde sayılan nedenlere dayalı olup olmadığı tartışılmaksızın muteriz borçlu hakkındaki ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekeceği-
11. HD. 06.11.2018 T. E: 2017/1205, K: 6828-
İhtiyati hacizden sonra yapılan temlikin önceliğinin bulunmadığı–
İhtiyati haciz talebinin dayandığı belgelerin dilekçeye eklenmemiş olması halinde, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi gerekeceği–
Temlik işleminin, bu iki şirket arasında organik bağ bulunduğu ve 3. kişinin davalı borçlunun alacaklılarından mal kaçırmak ya da alacaklılarını ızrar kastı ile hareket ettiğini bilebilecek kişilerden olduğu gerekçesi ile iptaline karar vermek gerekeceği-
Alacaklı tarafından borçlu şirketin ödeme emrine usule uygun olarak itiraz etmediği de iddia edildiğinden icra mahkemesince bu konuda da bir değerlendirme yapılması gerektiği (HMK. mad. 297-1/c)-
4389 sayılı Kanun (mad. 16/II) uyarınca «izni kaldırılan banka aleyhine yapılmakta olan takiplerin duracağı, banka aleyhine ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz veya kesin haciz uygulanamayacağı–
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.