Aynı zamanda arsa sahibi konumundaki yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil olmaz ise tazminat istemi- Dava konusu taşınmazı inşa eden ve satan Ltd. Şti. ile dava dışı M.... arasında bağımsız bölümün satışına ilişkin harici yazılı satış sözleşmesinin imzalandığı, henüz tapuda intikal gerçekleşmediğinden alıcı M.... tarafından sözleşmeden kaynaklanan şahsi haklarının alacağın temliki sözleşmesiyle davacıya devredildiği, davacı ve dava dışı .. arasındaki alacağın temliki sözleşmesine davalı yüklenicinin de katıldığı, sözleşmede "temlik eden ile yüklenici arasında daha önce imzalanan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin tüm hükümlerinin temlik alan açısından geçerli olup iş bu alacağın temliki sözleşmesinin imzalanması ile birlikte, temlik alanın temlik edenin yerini alarak gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin tarafı haline geleceğinin.... ve yüklenicinin gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan borçlarını, adı geçen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi hükümleri ile sınırlı kalmak kaydıyla, temlik eden yerine temlik alana ifa edileceğinin" taahhüt edildiği ve bu haliyle davalı .Ltd. Şti. tarafından edim yükümlülüğünün temlik alana karşı yerine getirilmesi gerektiği- Buradaki borcun nedeninin, borçlunun (yüklenicinin) taahhüdünü ihlâl etmesi olduğu ve borçlunun taahhüdünün, genellikle bir akte dayandığından buna "akdi tazminat", borçlunun sorumluluğuna da "akdi sorumluluk" denildiği- Yüklenici tarafından davacıya karşı ediminin yerine getirilmediği ve taşınmazın kötüniyeti ispatlanamayan diğer davalıya devredildiği, yüklenici tarafından taşınmazın aynının devredilme olanağı bulunmadığı anlaşıldığından, yüklenici davalı .Ltd. Şti.'nin davacıya tamzinatla yükümlü olduğu- "Davalı gerçek kişi tarafından taşınmazın görülmeden satın alındığı ve dava anına kadar taşınmazdan fiili yararlanan davacı hakkında tahliye emri çıkarılmadığı, bunun hayatın olağan akışına aykırı olduğu, davalıların dava konusu taşınmazın mülkiyetini edinmelerinde TMK'nın 1023 maddesinde düzenlenen iyiniyet kurallarının koruyuculuğundan yararlanamayacaklarına" ilişkin karşı oyun (ve yerel mahkeme kararının) kabul görmediği-
TMK. 677/1 gereğince terekenin tamamı veya bir kısmı hakkında mirasçılar arasında miras payının devri konusunda yapılan sözleşmelerin yazılı olmak kaydıyla geçerli olması ve anılan yasa maddesi gereğince sözleşmenin geçerliliği için adi yazılı şeklin yeterli olduğu-
Davacının talebi temlik alınan alacağa dayalı olduğundan, öncelikle temlik tarihi itibariyle davalının dava dışı temlik eden kişiye bir borcunun bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerektiği- İktisadi bütünlük kavramından hareketle temlik edenin ya da temlik alan davacı şirketin talimatı olmadan, dava dışı üçüncü kişilere yapılan ödemelerin temlik edenin davalı nezdinde oluşan alacağı için yapıldığının kabulünün hatalı olduğu- İİK. mad. 257 uyarınca, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için, alacağın muhtemel varlığına kanaat getirilmesi yeterli ise de, alacaklının bu kanaati oluşturacak bilgi ve belgeleri talebine eklemesi gerektiği-
Davacı birden fazla takip dosyası yönünden tasarrufun iptalini talep ettiğinden mahkemece, dava konusu takip dosyalarının tümü getirtilerek takibin kesinleşmesi, borçlunun aciz halinin var olup olmadığı irdelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Alacaklı tarafça borçlunun itirazının kaldırılmasına dayanak yapılan yazılı belge incelendiğinde; taraflar arasında temlik sözleşmesi bulunduğunun ve bu sözleşmenin borçlu tarafından E-imza ile imzalandığının anlaşıldığı, bu haliyle söz konusu belgenin İİK.nun 68/1.maddesi kapsamında imzası ikrar edilen kayıtsız şartsız borç ikrarını içeren bir belge niteliğinde olduğunun sabit olduğu-
Dava, taraflar arasında akdedilen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi uyarınca, bağımsız bölümün taahhüt edilen tarihte teslim edilmemesi sebebiyle kararlaştırılan gecikme cezasının tahsili istemine ilişkindir...
Alacaklı banka ile asıl borçlu arasında düzenlenen üst sınır ipoteklerinde ipotek limitinin belirlendiği fakat; temlik sözleşmesi ile alacaklı banka tarafından temlik borçlusu nezdinde doğmuş kredi alacağının temlik alana devir edildiği, temlik alacaklısının ipotek limitini aşmamak koşuluyla temlik aldığı alacak ve ferilerinin tahsilini talep edebileceği-
Senedin, 'lehtar' hanesine 'hamiline' sözcüğünün yazılmak suretiyle düzenlenmiş olması halinde, bu senedin 'kambiyo senedi' niteliğini taşımayacağı ve 'adi senet' sayılan bu senetteki alacağın, senedin cirosu yolu ile değil 'alacağın temliki' yoluyla devredilebileceği-
Alacağın temlik edilmiş olmasının takas mahsup talebine engel olmayacağı, dolayısıyla alacağın temlik edilmiş olması sebebiyle temlik alana karşı takas mahsup talebinde bulunulamayacağı yönündeki mahkeme gerekçesinin isabetsiz olduğu-
Hamile yazılı bir çekin bankaya ibrazından sonra ciro edilmeksizin başkasına elden devrinin olanaksız olduğu, ibrazdan sonra alacaklının çekte hak sahibi olabilmesi için TTK'nun 705. (6102 s. 793) maddesi uyarınca adına alacağın temliki sonucu doğuran bir cironun bulunmasının gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.