Mahkemece imar parseli hakkında imarla oluşan sicil kaydının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması doğru olmadığı gibi, ihyasına karar verilen 5412 (1245) sayılı kök parselin kapsamında kaldığı anlaşılan ve imar planında "yol alanında" kalan kısmın, imar işleminin idari yargıda iptal edilmesiyle, bu işlemin kapsadığı tüm uygulamaların iptal edilmiş sayılacağı gözetilmeksizin, taşınmazın kısmen terkinine karar verilmesinin de isabetsiz olduğu- İhyasına karar verilen taşınmazın değeri üzerinden nispi karar ilam harcının hüküm altına alınması gerekirken "maktu harca" hükmedilmesi doğru olmadığı gibi taşınmazın değeri üzerinden davacı taraf lehine "maktu vekalet ücreti" yerine "nispi avukatlık ücretine" karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesinin ve dava kabul edildiği halde davalı Belediyeler lehine avukatlık ücreti taktir edilmesinin de yerinde olduğu-
4342 sayılı Mera Kanununun geçici 3. maddesi gereğince dava konusu taşınmazın davalı adına oluşturulan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescili isteği-
Davalı, tapu sicilinin güvenilirliği ve aleniyetinden istifade ederek sicilden edinen kişi konumunda olmayıp, sicilin dayanağı yok hükmündeki belgeden edinen ve ilk el konumunda bulunan kişi olduğundan, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 1023. maddesinin koruyuculuğundan yararlanamayacağı-
Bozma kararından önce dosyada var olmasına rağmen mahkeme kararının gerekçesinde dayanılmamış olan bazı delil ve belgelerin, bozma kararının genel esprisinden yararlanılarak irdelenmesi sonucu tamamen yeni bir gerekçe getirilerek oluşturulmuş yeni bir hükmün mevcut olduğundan Özel Dairenin denetiminden geçmeyen bu yeni hükme yönelik davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Dairesine gönderilmesinin gerekeceği-
Sahtecilik hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteği davasında, ikinci el konumunda bulunan davalının iyiniyet savunmasının üzerinde durulmadan gerekli inceleme ve araştırma yapılmadan karar verilemeyeceği-
Doğrudan mülkiyet hakkını ilgilendiren eldeki tapu iptali-tescile yönelik dava hakkı mutlak biçimde mülkiyet hakkı sahibine ait olduğuna göre, taşınmazda mülkiyet ya da mülkiyet dışında bir hak sahibi olmayan davacı Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü'nün davada taraf sıfatı (aktif dava ehliyeti) bulunmadığının kabulü gerekeceğinden, davanın aktif dava ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmesi gerekeceği-
Taraflar arasında mülkiyet ihtilafı bulunmayıp, davadaki istek kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin bulunduğundan hüküm altına alınması gerekli karar ilam harcı ile avukatlık ücretinin maktu olması gerekirken nispi olarak tayin edilmiş olmasının doğru olmadığı-
İhalede satılan arabanın, şase numarasının kaynak edilmesi durumunun özel teknik bilgiyle anlaşılacağı bu nedenle başkasına ait aracın ihalede satılması durumda icra müdürünün kusurunun kabul edilemeyeceği ve Adalet Bakanlığının tazminatla sorumlu olamayacağı-
Sicil kaydının illetini teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilerek kaydın dayanıksız hale geldiği ve sicilin yolsuz tescil durumuna düştüğü belirlenmiş olup, ihdasen Hazine adına oluşan dava konusu parsel kapsamında kalan yer yönünden eski hale ihya isteğinin kabulüne karar verilmesi gerekeceği-Kamusal tasarruftan kaynaklanan sicil kaydının düzeltilmesine ilişkin davada, maktu vekalet ücreti tayini gerekeceği-
Yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tazminat istemi-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.