Satış ilanına (ilanın hatalı olduğuna) ilişkin uyuşmazlıkların, istinabe olunan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesinde çözümleneceği–
İİK.nun 129/1. maddesine göre, artırma bedelinin malın tahmin edilen bedelinin yüzde ellisini bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bunlardan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesinin zorunlu olduğu-
Satış bedelinin, muhammen bedelin üzerinde olması halinde, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediği ve bu durumda şikayetçinin ihalenin feshini istemekte hukuki yararının bulunmadığı- İşin esasına girilmeden ihalenin feshi talebi reddedilmiş olduğundan, şikayetçi aleyhine para cezasına hükmedilmemesinin yerinde olduğu- Şikayete konu taşınmazlar yönünden kıymet takdirine veya ihaleye fesat karıştırıldığına yönelik bir temyiz sebebi bulunmadığı nazara alındığında borçlunun temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü sair fesih iddialarının incelemeyeceği-
Borçlu tarafından hiç masraf yatırmama durumu söz konusu olmayıp icra mahkemesince kıymet takdirine itirazda bulunan şikâyetçinin yatırması gereken miktar belirlenmediğinden, kıymet takdiri yaptırılan icra dosyasındaki masraf esas alınarak itirazın reddedilmesi ve buna göre kesinleşen kıymet takdirine dayanılarak yapılan ihalenin usulsüz olduğu-
“Arttırmanın 11 gün sonraya bırakılmasına ve taşınmazın ilk kıymet takdiri raporuna göre satışa çıkarılmasına” yönelik şikayetin, “satış işlemi”ne ilişkin olması nedeniyle, istinabe olunan (talimat yazılan) icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesi
Tebligatı alan kardeşiyle birlikte aynı çatı altında yaşamadıklarını ileri süren borçlunun bu iddiasının araştırılması gerektiği- Tebligat parçasında yazılı olan hususun aksinin her türlü delille ispatlanabileceği-
Arsa olarak ipotek edilen taşınmaz üzerinde, sonradan kamu yararı için inşaat yapılması halinde, bunun ipoteği -ve ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibi- etkileyip etkilemeyeceğinin ancak borçlu tarafından açılacak «ipoteğin kaldırılması» davasında çözümlenebileceği—
Davalı borçlu .............. tarafından açılmış bir ihalenin feshi davası olmadığından, yasal hasım olarak yargılamaya dahil edildiği, aleyhine de yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmediği, bu nedenle istinaf başvurusunun esastan reddine, taşınmazın muhammen bedelinin 700.000 TL, ihale bedelinin ise 896.000 TL olduğu, satış bedelinin taşınmazın muhammen bedelinin üzerinde olduğu, zarar unsurunun gerçekleşmediği, bu nedenle işin esası incelerek para cezasına hükmedilmesinin yerinde olmadığı gerekçesi ile şikayetçi borçlu vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulüne karar verilmesinin yerinde olduğu-
Şikayet konusu taşınmazın satış bedelinin, muhammen bedelin üzerinde olduğu ve şikayetçi tarafından usulünce kıymet takdirine itiraz edilmediği durumlarda, "zarar unsuru" gerçekleşmemiş olduğundan, ihalenin feshini istemekte hukuki yararı bulunmayan şikayetçinin isteminin reddine karar verilmesi gerektiği ve bu durumda, işin esasına girilemeyeceğinden, şikayetçi aleyhine para cezasına hükmedilmeyeceği-
Birden fazla taşınmazın aynı ilanla satışa çıkarılması halinde, satış bedelinin muhammen bedelin %50'sini ve satış masraflarını karşılayıp karşılamadığının tespitinin; toplam paraya çevirme gideri satışı yapılan taşınmaz sayısına bölünmek suretiyle ayrıca müstakil harcamalar var ise bu miktara eklenerek İİK'nun 129. maddesindeki koşullara uygun şekilde satışın gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin belirlenmesi şeklinde olduğu- Mahkemece İİK'nun 129/2. maddesine göre ihale bedelinin satış masraflarını karşılamadığı ve kıymet takdirinin yapıldığı tarih üzerinden iki yıldan fazla süre geçtiği gerekçeleriyle ihalenin re'sen feshine karar verilmesi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.