Trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemi-
Boşanma
Davacıların manevi tazminat istemleri kısmen kabul kısmen reddine karar verildiğine göre, reddedilen manevi tazminat miktarları üzerinden, kendisini vekille temsil ettiren davalılar yararına ret vekalet ücretine takdir edilmesi gerektiği-
Karar düzeltme yoluna ve Anaysa Mahkemesine bireysel başvuruda bulunmayan davalı avukatın özen borcunu yerine getirmemiş sayılacağı- Somut olayda bu yollara başvurulması halinde de davacı yararına bir sonuç alınamayacağı anlaşıldığından, davacının avukatı aleyhine açtığı tazminat davasının reddine karar verilmesi gerektiği- Karar düzeltme yoluna başvurulmaması ve Anayasa Mahkemesine süresinde başvurulmaması kişilik haklarına saldırı sayılamayacağından manevi tazminat talebinin de reddi gerektiği-
Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı- karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatın az olduğu -
Taraflar arasındaki kooperatif genel kurul kararının iptali davası-
Kusurlu olduğu kabul edilen eş yararına tazminata hükmedilemeyeceği bu gibi kararların çelişki yaratması nedeniyle bozulması gerektiği- Feragat tarihinden itibaren bir araya gelmeyen tarafların ayrı yaşama tarihine kadar eşlerden birinin hakaret, sadakatsizlik, evin kilidini değiştirme vb hareketlerinin evlilik birliğinin devamına engel oup bu nedenle kusurlu olduğunun kabulü-
Boşanmaya neden olan olaylarda; eşine şiddet uygulamaya kalkışan, kapının kilidini değiştirerek eşini eve almayan, birlik görevlerini yerine getirmeyen davalı kocanın tamamen kusurlu olduğu-
Davalı tarafından asıl alacağın ödenmiş olduğu ve davacının da ifa anına kadar davaya konu asıl alacağın fer’ileri niteliğinde olan vekalet ücreti, icra giderleri ve faizi saklı tutmaya yönelik bir beyanın bulunmadığı anlaşılmakla; asıl alacağın ifası ile buna bağlı olarak fer’ilerin sona erdirildiği ve bu durumda davacının iş bu davayı açmasında hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği- Davacı vekili; "davacı aleyhine dava dışı banka tarafından yapılan takipte, icra müdürlüğü tarafından davalı bankaya hitaben yazılan yazıda maaş hesabı hariç kaydı bulunduğu halde, davalı banka tarafından davacının maaşına haciz uygulandığını, yazılı ve sözlü taleplerinin olumsuz sonuçlandığını, bu nedenle davalı aleyhine başlatılan takipte ise davalı banka tarafından haksız olarak borca itiraz edildiğini, alacak miktarının takip dosyasına değil davacıya bizzat ödendiğini, ancak faiz, vekalet ücreti ve icra giderlerinin icra dosyasına ödenmediğini ve davalının itirazının baki kaldığını" belirterek, haksız itirazın iptali, icra inkar tazminatına hükmedilmesi, davalı banka tarafından maaş hesabına bloke konulması nedeniyle uğranılan manevi zararın tazmini isteminde bulunmuşsa da, davalı bankanın eylemi ve olayın gelişim şekli ile ilgili yasa maddeleri (TMK. 24; TBK. 58) birlikte değerlendirildiğinde yerel mahkemece, manevi tazminat isteminin tümden reddine karar verilmesi gerektiği-
2. HD. 01.11.2024 T. E: 2023/7596, K: 8137
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.