Davacının, 8. Ceza Dairesi Başkanı olarak altında imzası bulunan kararın siyasi düşüncelerle verildiği, yargının siyasallaştığı ve 8. Ceza Dairesi`nin taraflı kararlar verdiği biçimindeki nitelemeler sebebiyle davacının kişilik haklarının zarara uğradığı, yüksek mahkeme üyesi olarak tarafsızlığı konusunda kuşkular oluşmasına sebep olunduğundan yayında davalı tarafından söylenen sözlerin hukuka aykırılığının gözetilerek davacı yararına uygun bir tutarda manevi tazminat takdir edilmesi gerekeceği-
Yayında bulunması gereken öz ve biçim dengesinin aşılması ve çatışan yararlar arasındaki dengenin davacı aleyhine bozulmuş olması halinde; mahkemece, davacı yararına uygun bir miktar manevi tazminata hükmedilmesi gerekeceği-
Davaya konu aracın, satın alındığı tarihten itibaren ortaya çıkan ve davalıya ihbar ile aracın yenisi ile değiştirilmesi talebine dayanak teşkil eden arızaları davanın devamı sırasında dahi tekrarlanmakla; bu kadar süre servise giden, tamirine karşın tekrarlanan arızalar taşıyan ve talebin niteliğine göre davalı yanca yenisi verilmedikçe iade edilmesi de gerekmeyen araçtan, yasanın aradığı anlamda sürekli yararlanıldığını, kabule olanak bulunmayacağı, açıklanan durum karşısında; koşulları gerçekleşen, aracın ücretsiz yenisi ile değiştirilmesi talebinin kabulüne karar verilmesinin gerekeceği-
Keşif sırasında, davacı avukata hitaben «... bütün doktorlar ve avukatlar böyle yapıyorlar, asgari ücret üzerinden makbuz kesiyorlar, (70) alıp (5) gösteriyorlar...» biçiminde sözler sarfeden hakimin, avukatın kişilik haklarına –olayda «matufiyet» unsurunun bulunmaması nedeniyle– saldırıda bulunmuş olmayacağı–
Trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi-manevi tazminat istemi-
Davalar, haksız fiilden dolayı uğranılan manevi zararların ödetilmesi davasında, yargıcın, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate alması gerekeceği-
Trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talebine-
Husumetin trafik kaydında adı yazılı kişiye yöneltilmesi olağan olduğundan ve davalı şirket aleyhine bu davanın açılmasında davacının bir kusuru bulunmadığından davanın husumet yokluğu nedeniyle reddi üzerine bu davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğu-
Saptanacak olan sigortalının gerçek ücreti esas alınarak ibranın verildiği tarihteki davacıların zararı hesaplanıp, sonuçta tazmin edilecek miktar ile buna karşılık alınan meblağ arasında açık oransızlık bulunup bulunulmadığı, yani belgenin “ibra” ya da “kısmi ifayı içeren makbuz” niteliğinin denetlenmesinin gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.