Tarafta değil, temsilcide yanılmanın HMK m.124/4 uyarınca kabul edilebilir bir hata sayılıp, hakim tarafından taraf değişikliği talebinin re'sen kabul edileceği-
Hakim, tazminat miktarını saptarken, bir yandan kişilik hakları zedelenen tarafın, ekonomik ve sosyal durumunu ve boşanmada kusuru bulunup bulunmadığını ve varsa kusur derecesini, fiilin ağırlığını; öbür yandan da, kişilik haklarına saldırıda bulunanın kusur derecesini, ekonomik ve sosyal durumunu göz önünde bulundurmak zorunda olduğundan davacı yararına takdir edilen manevi tazminat miktarı orantısız ve çok olup; daha uygun miktarda tazminat takdiri gerekeceği-
Yapılan yargılama ve toplanan delillerden tarafların kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışları yanında davacı-karşı davalı erkeğin eşini hırsızlıkla suçladığının, eşinin ailesine hakaret ettiğinin ve eşini sürekli aşağıladığının anlaşıldığı, gerçekleşen bu durum karşısında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduklarının kabulü gerekeceği- Eşit kusurlu eş yararına tazminata hükmedilemeyeceği-
17. HD. 29.01.2018 T. E: 2015/7136, K: 298-
Mahkemece, davacının davalı kooperatif yönünden talebinin kooperatif ortaklığına bağlı olup, kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayanmamasına göre, aktif dava ehliyeti bulunduğunun kabulü ile davacının doğrudan zararı meydana gelip gelmediği, bu zararda kooperatif yöneticilerinin kusurunun bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmasının doğru görülmediği-
Dava, tasarıma tecavüzün durdurulması, önlenmesi, maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir...
Kanun değişikliği sonucu, nispi vekalet ücreti yerine, maktu vekalet ücretinin hüküm altına alınmış olması sebebiyle maddi ve manevi tazminat talebine-
3. HD. 22.10.2018 T. E: 5176, K: 10350-
Dava konusu yayın ile ilgili olduğu ileri sürülen CD'nin niteliği de gözetilerek, tarafların da bulunduğu bir ortamda, bilirkişi ile birlikte CD'yi izleyip incelemeleri, bilirkişinin düzenleyeceği raporu sunmasından sonra tarafların bu konudaki savunmalarını yapmalarının sağlanması gerekirken, savunma hakkının kısıtlanması sonucunu doğuracak biçimde, CD üzerindeki çoğaltılmamaya ilişkin açıklama gerekçe gösterilerek tarafların dayandıkları kanıtların içeriğini öğrenmelerine engel olunmasının usul ve yasaya uygun düşmeyeceği-
Taraflar arasında gerçekleşen olayların yıkıcı etkisi gözönüne alındığında, evliliğin devamında taraflar ve ortak çocuk yönünden bir yararın kalmadığı, davalının boşanmaya karşı çıkması, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup davada Türk Medeni Kanunu’nun 166/2. maddesi koşullarının gerçekleştiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.