3417 ve 4853 sayılı Kanunlar uyarınca tasarrufu teşvik alacaklısına sağlanmaya çalışılan güvence; işveren karşısında güçsüz konumda bulunan çalışanın, belirtilen kesinti, katkı payı ve nema toplamı yönünden oluşan alacağını kamu alacağı seviyesine çıkararak onun 6183 sayılı Kanun uyarınca davalı Kuruma tanınan olağanüstü takip ve tahsil yollarından yararlandırılmasını sağlamak olduğu - Atıf yapılan mevzuat hükümleri hep birlikte ele alındığında, çalışanların zorunlu olarak tasarrufa teşvik edilmesi ve bu tasarrufların değerlendirilmesi kapsamında oluşan hukuksal ilişkinin borçlusunun işveren olduğu, davalı Kurumun, borç ilişkisinden doğan edimi ifayla yükümlü olan, kendisinden edimin ifası istenen kişi konumunda bulunmadığı, 4853 sayılı Kanundan doğan yükümlülüğün kapsamının; sigortalı nam ve hesabına tahsilden ibaret olup, mevzuatında öngörülmemesi karşısında, Kuruma verilen bu görev ve yetkinin aynı zamanda müteselsil borçluluğu kapsamadığı-
Yerel mahkemece verilen kararın gerekçe bölümünde, yargılama sırasında celbedilen kayıt ve belgeler ile bilirkişi raporu alındığı, tanık beyanlarının dinlendiği hususu zikredildikten sonra bilirkişi raporu ve fatura tarihlerine göre faturadaki bedellerin dönemin koşullarına uygun olduğu belirtildiğinden davacının talebinin tanık beyanları ile ispat edilebilen ürün ve işçiliklerle sınırlı kalmak kaydıyla davanın kısmen kabulüne karar verildiği belirtilmiş ise de hüküm kısmında belirtilen ve kabul edilen 6.750,00 TL’ye nasıl ulaşıldığı, hangi kalem alacak bakımından kaçar adet ürünün kabul edildiği ve hesaplamasının gösterilmediği, bu hali ile denetlenebilir bir gerekçenin bulunmadığının anlaşıldığı, dosya kapsamında alınan tanık beyanlarında ise davacı tarafından yapılan işin miktarı ile ilgili olarak çelişkiler bulunduğu, mahkemece beyanlardaki bu çelişkinin de giderilmediği anlaşıldığından, mahkemece yapılması gereken işin; 07.10.2019 tarihli bozma ilamında belirtildiği üzere vekaletsiz iş görme hükümlerine göre, alanında uzman bilirkişiden alınacak raporla, çelişkinin giderildiği tanık beyanları ve işin niteliği dikkate alınarak, işin yapıldığı yıl piyasa fiyatlarına göre KDV eklenmeksizin hesaplanarak, olması gereken makul seviyede bir bedel belirlenerek sonucuna göre karar vermekten ibaret olduğu-
İnşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil talebine ilişkin somut uyuşmazlıkta; eser sözleşmesine dayalı bir davada; davalının akdi ilişkiyi  inkâr etmesi  hâlinde, ispat yükü davacının üzerinde olup, sözleşmenin kurulduğunu davacının kural olarak yazılı delille veya ikrar, yemin, ticari defterler gibi diğer kesin delillerle ispatlaması gerektiği- Davacının iddiasının, sözleşmeden davalı yanın fayda sağladığı, bu nedenle davalının da iş bedelinden sorumlu olması gerektiği yönünde olduğu;  bu nedenle yazılı belge ile akdi ilişkinin varlığını kanıtlayamayan ve tanık beyanı için yazılı delil başlangıcı niteliğinde bir belge sunamayan davacının, dava dilekçesinde açıkça "yemin" deliline dayanmış ise de, davalı yanın davanın dayanağı olan sözleşmeden sebepsiz zenginleştiği yönündeki iddiası yönünden yemin deliline dayanamayacağı-
Genel hayat tecrübesi ve kültürünün sonucu olarak herkesin bilmesi gereken konularla, hakimlik mesleğinin gereği olarak hakimin hukuki bilgisi ile çözümleyebileceği konular dışında kalan ve çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişi oy ve görüşünü alınması gerekeceği-
Takibe konu Kooperatif alacağının üyenin istifasından sonraki döneme ait olması durumunda takipte istenen "aidat alacağı" kapsamında hangi kalemlerin yer aldığı tesbit edilerek kooperatif hizmetlerinden yararlanma söz konusu ise bu yararlanmanın karşılığı olan genel giderlerden yasal oranda temerrüt faiziyle birlikte olmak üzere BK'nun vekaletsiz iş görme hükümlerine göre talepte bulunulabileceği-
Taşınmaz satış sözleşmesinin geçersiz olması nedeniyle ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre isteneceği-
Dava konusu taşınmaza, davalı idare tarafından dere ıslah çalışmaları sırasında duvar yapılmak suretiyle kamulaştırmasız kısmen el atıldığı, bu durumda 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 12.maddesi gözetilerek bir bedel belirlenmesi gerekeceği-
Taraflar arasındaki alacak davası-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.