Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; bloke konulan paranın davalıya verilmemesine dair Kocaeli 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/49 E., 2010/384 K. sayılı kararının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmesi karşısında eldeki davada davalının sebepsiz zenginleşen konumunda olup olmadığı ve buradan varılacak sonuca göre davacının davalıdan sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre talepte bulunmasının mümkün olup olmadığı-
Davacı tarafından ihtirazi kayıt ileri sürülmeden tahsil edilse ve kira sözleşmesi dışında belirlenen miktar üzerinde taraflar arasında zımmi bir anlaşma oluşsa da davalının, davacı tarafında maddi hata sonucu daha düşük hesaplanan kira bedellerine göre düzenlenen faturalar karşılığı ödeme yapmasının, davalıyı sözleşmeye uygun ödemede bulunması yükümlülüğünden kurtarmayacağı-
İİK.nun 170/son maddesi uyarınca borçlunun “imzaya itirazının kabulü” halinde senedi takibe koymada kötü niyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde- alacalının takip konusu alacağının yüzde 20 sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesi gerekeceği (yüzde kırk oranında tazminata hükmedilemeyeceği)-
Vekâlet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil siteğine-
Uyuşmazlık, bakiye iş bedelinin ödenmediği gerekçesiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir...
Vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteği-
Borçlunun malvarlığını davalı bankaya yakın bir tarihte satmış olması, borçlu ile banka arasında önemli kredi ilişkisinin bulunması karşısında, basiretli bir tacir gibi hareket etmesi gereken bankanın, borçlunun durumunu bilmesi asıl olup, böyle olunca da İİK.nun 280. maddesindeki koşulların oluştuğunun kabulü ile tasarrufun iptali gerekeceği-
Vekâlet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil ile tazminat isteklerine-
Tapu iptali ve tescil istemi-
Yerel mahkemece, "alışveriş merkezinde kuruluş aşamasındaki şartların değiştiği, sözleşme kuruluş aşamasında vaat edilen üst gelir grubuna yönelik alışveriş merkezi, moda merkezi yapıldığına ilişkin durumlarda değişiklik mevcut olduğu, davacı kiracı yönünden edimde dengesizlik yapıldığı, alışveriş merkezinin açılışındaki değerini kaybettiği, kiracının alışveriş merkezi müşteri portföyü alım değerlerinin düştüğü, taşınmaz yerin kullanım değerinin olumsuz anlamda değiştiği, değerin düştüğü" gerekçesiyle kira bedelinin uyarlanmasına ilişkin talebinin kabulüne karar verilmişse de; kira sözleşmesinde, davalı kiraya verenin, alışveriş merkezinde yer alacak markalara yönelik bir taahhüdünün bulunmadığı, alışveriş merkezinin durumunda değişiklikler olabileceğinin tacir olan davacı yönünden öngörülebilir bir durum olduğu, ayrıca tarafların daha sonra (2009 yılında) kira bedelini yeniden belirledikleri hususları birlikte değerlendirildiğinde, kira sözleşmesinde işlem temelinin çöktüğünden (TBK. mad. 138) bahsedilemeyeceği ve bu nedenle mahkemece uyarlamaya ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.