Temyize konu mahkeme kararı incelendiğinde; davacının dava dilekçesinde TMK‘nin 713/2. maddesinde birden fazla hukuki sebebe dayandığından bahisle tüm nedenlere dayalı olarak değerlendirme yapıldığı ve mahkemece ...’nın tapu kütüğünden kim olduğunun anlaşıldığı kanaatine varıldığı, mahkemece son bozma ilamına uyulduğu halde her iki bozma ilamındaki hukuki nitelendirme dikkate alınmaksızın değerlendirme yapılmasının doğru olmadığı, dava TMK’nin 713/2 “... maliki tapu kütüğünden kim olduğu anlaşılamayan ...” hukuki sebebine dayalı tapu iptal ve tescil davası olduğuna göre gerek tapunun edinme sütunu gerekse mahkemece “...”nın bilinen kişi olduğunun kabulü göz önüne alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
TMK.nın 676 ve müteakip maddelerine dayalı miras taksim anlaşmasından kaynaklanan tapu iptali ve tescil isteği-
Somut uyuşmazlıkta, mahkemece söz konusu ilkeler dikkate alınmadan, yargılama sonunda tahkikatın bittiği tefhim edilmeden ve sözlü yargılama aşamasını uygulayıp taraflara son sözleri sorulmadan sonuca gidildiği-
Kısa kararla gerekçeli karar arasında temyiz süresi ile ilgili olarak ve yargılama giderlerine ilişkin çelişki yaratıldığı, bu durumun başlı başına bozma sebebi olduğu-
Davacıların, sözleşmenin feshi nedeniyle BK'nun 61. ve 62. maddelerinde düzenlenen haksız iktisap kuralları gereğince verdiklerinin iadesini isteyebilecekleri, davalı yüklenicinin ise sözleşmenin yerine getirilmesi için hiçbir masraf yapmadığı, bu nedenle davacılardan talep edebileceği bir meblağın bulunmadığı gerekçesiyle karar verildiği ve bu kararın onandığı-
Ülkemizde yaşanan ve uzun yıllar boyu yüksek oranlarda seyreden enflasyon nedeniyle belli bir miktar paranın verildiği tarihteki alım gücü ile aynı miktar paranın aradan geçen zamana bağlı olarak iade günündeki alım gücünün farklı ve çok daha az olduğu- Miras payı devir senedinde yer alan bedelin, denkleştirici adalet kuralları gereğince TEFE-ÜFE endeksleri, altın-döviz kurlarındaki artışlar, memur ve işçi ücretlerindeki artışlar gözetilerek dava tarihine kadar ulaştığı değerin saptanması ondan sonra davacı vekilinin bedel isteği konusunda oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, denkleştirici adalet ilkesi gözetilmeksizin yapılan hesaba dayalı olarak kararı verilmesinin hatalı olduğu-
R.i taksim sınırlarının bilirkişi yardımı ile tesbit edilememesi halinde, mahkemece yapılacak işlem -
Kişisel hakka dayanan gerek yüklenici, gerek hakkını ondan yazılı olarak temellük eden halefi olan üçüncü kişi; hakkını arsa sahibine karşı ileri sürebilmesi için yüklenicinin sözleşme ile kendisine yüklenen edimini tam olarak yerine getirmesi gerektiği-Yaptığı sözleşme mahkeme kararı ile geriye etkili olarak feshedilen yüklenici ile ondan daire satın alan davalı üçüncü kişi arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğu- HUMK. mad 79 uyarınca hiç kimsenin dava açmaya zorlamayacağı-
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil isteği-
Mahallinde keşif yapılarak çekişme konusu taşınmazlarda davacıya ait payların temlik tarihi itibariyle değerinin saptanması, tarafların tüm delillerinin eksiksiz toplanması ve değerlendirme yapılarak varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.