Mahkemece eski hale ihya kararı verilmiş ancak bu kararın uygulanması için son imar düzenlemesi ile oluşan tapunun ihyasına karar verilen kısma isabet eden bölümünün iptaline karar verilmemiş olmasının, ihyasına karar verilen 1103 (131) parsel sayılı taşınmazın 5501 ada, 7,8,9,10,11,12,ve13 parsel sayılı imar çapının içinde kapsadığı bölüm belirlenip krokiye bağlandığı halde sadece anılan imar parseli içinde kaldığı belirlenerek infazda sorun çıkaracak biçimde hüküm kurulmasının da doğru olmadığı-
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, sözleşmeye aykırılıktan kaynaklandığından, sözleşme taraflarından biri tüketici, diğeri ise satıcı olduğundan ve uyuşmazlık da tüketime konu mala ilişkin bulunduğundan, uyuşmazlığın çözümünde tüketici mahkemelerinin görevli olacağı-
Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteği-
Tapu iptali , elatmanın önlenmesi ve yıkım istekleri-
İlk bozma kararı “eksik inceleme ve araştırmaya” yönelik  olup, kararda "fazla çalışma ve genel tatil ücretine" ilişkin usul ya da esas yönünden yapılmış bir değerlendirmede bulunmadığı, yine bu taleplerin incelenerek temyiz isteminin reddedildiğine ve bozma kapsamı dışında kaldığına dair bir hükmün de yer almadığı görülmüş olup, bu hususların, hükmüne uyulan bozma kararına konu olmadığından kesinleşmemiş olacağı ve bu istemleri etkileyecek bir taraf işlemi de bulunmadığından, Dairenin birinci bozma kararına uyulmakla bu alacak kalemleri yönünden davacı yararına usulü kazanılmış hak doğduğundan da söz edilemeyeceği-
Ana tarafından açılan TMK'nin 301. madde kapsamında babalık davası ile çocuk için iştirak nafakası istemlerine-
Mahkemece dava konusu taşınmaz bölümünün 28.11.1997 tarih 5/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararıyla belirlenen veya belirlenecek olan kıyı kenar çizgisine göre değerlendirilmesinin, ayrıca 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasanın 16. maddesiyle 3402 sayılı Yasa’nın 36. maddesine bazı ilaveler getiren 36/A maddesi hükmüne göre kadastro işlemleri sebebiyle açılan davalar nedeniyle yargılama giderlerinden ve avukatlık ücretinden davalı tarafın sorumlu tutulamayacağı hususunun da gözetilmesinin gerekeceği-
Yasal mirasçılardan biri mirası reddederse, onun payının miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi varsa altsoyuna, yoksa diğer mirasçılara geçeceği, somut olayda, murisin mirasını reddetmiş olmaları nedeni ile yasal mirasçı sıfatı kalmayan adı geçen davalıların bu dava yönünden pasif husumet ehliyetlerinin bulunmadığı, o halde mahkemece, mirası reddeden davalıların mirasçıları tespit edilip, bu kişiler davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra, davanın esası incelenerek varılacak sonuca göre bir hüküm kurulması gerekeceği- Mahkemece, davalının tacir olup olmadığı araştırılarak, davalının tacir olması durumunda faizin hesabında TBK.nun 88 ve 120. maddesindeki sınırlamalarının etkili olmayacağı gözetilerek faizin hesaplanması gerekeceği-
17.3.2011 tarihinden önce açılmış MK. 713 gereğince açılmış davalar bakımından maliki 20 yıl önce ölmüş ve o tarihten dava tarihine veya kayıt maliki adına bulunan tapu kaydının intikal gördüğü tarihe kadar diğer kazanma koşulları yanında 20 yıllık kazanma süresi de dolmuş ise, bu tür davalar bakımından kazanılmış (müktesep) hakkın kabulü gerekeceği, dava açmamış ancak; Anayasa Mahkemesinin verdiği yürürlüğünün durdurulması karar tarihi olan 17.03.2011 tarihinden önce hak sahipleri yararına kazanma koşulları oluşmuş, malik 20 yıl önce ölmüş ve 20 yıllık kazanma süresi de dolmuş ise, bu tür hak sahiplerinin de dava açma yönünden kazanılmış haklarının olduğunun kabulü gerekeceği-
Uyuşmazlık, davalı sigorta şirketi tarafından Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi ile teminat altına alınan davacıya ait aracın karıştığı 04.02.2014 tarihli trafik kazası sonucu meydana gelen hasar bedeli talebine ilişkindir...

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.