Tebligat Kanununun 21 ve Tebligat Tüzüğü‘nün 28. maddesi uyarınca; muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek kişilerin hiçbirisi gösterilen adreste bulunmazsa; tebliğ memurunun bu kişilerin adreste bulunmama sebeplerini, bilmesi muhtemel konusu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti, zabıta âbir ve memurlarından araştırarak beyanlarını tebliğ tutanağına yazıp imzalatması, imzadan kaçınmaları halinde bu durumu da tutanağa yazıp imzalamaları (imzalatmaları) gerekeceği, ayrıca, tebliğ sırasında hazır bulunmayan muhatapların, tevzi (dağıtım) saatlerinden sonra adrese geldiğinin (döndüğünün) beyan edilmesi halinde, bunun tebligat parçasına yazılıp imzalanması gerekeceği–
“Tedavüle çıkarılırken tamamen doldurulmayan senetlerin anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu” iddiasının, icra mahkemesinde yazılı belge ile ispat edilmesi gerekeceği-
Kira alacağına ilişkin takiplerde; borçlunun tüm itirazlarını icra dairesine bildirilmesi gerekeceği, icra dairesi yerine, icra mahkemesine yapılacak itirazın geçersiz olup, sonuç doğurmayacağı-
OLEYİS Sendikası Genel Başkanlığı adına takibin iptalini isteyen S.B. ve M.E.Ü.’ın 23.06.2009 tarihinde görevleri sona ermekle, şikayet tarihinde ilgili sendikayı temsil yetkileri bulunmadığından, mahkemece aktif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle şikayetin reddinin gerekeceği-
İİK.nun 45. maddesi ile Türk Borçlar Kanunu hükmüne göre ve takip dayanağı kredi sözleşmesi ile takip dayanağı senet içeriğinde kefaletin müteselsil olduğunun yazılmasına göre şikayetçiler hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapılmasında yasaya aykırılık olmadığı-
«Yenileme bildirisi» gönderilen borçlunun, daha önce başlatılan takibe itiraz edemeyeceği ancak, İİK. 71’de öngörülen koşullar çerçevesinde -«takibin kesinleşmesinden sonra»ki döneme ilişkin- ‘itfa’, ‘imhal’, ‘zamanaşımı’ itirazında bulunabileceği–
İlamda açıkça avukat adına hükmedilmediği sürece, vekalet ücreti avukata ait olsa dahi taraflar lehine hükmedileceğinden, alacaklı vekilinin vekalet ücreti için kendi adına icra takibinde bulunamayacağı–
Dosyadan yapılan hacizler İİK'nun 105.madde kapsamında olup anılan yasanın 105. maddesi gereğince aciz belgesi niteliğinde olduğundan bu takiple ilgili olarak davanın esasına girilerek taraf delilleri toplandıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği- Davanın borçlu hakkında kesinleşmiş takip bulunmadığı, dolayısı ile davanın ön koşul yokluğundan reddine karar verildiğine göre Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/2.maddesine göre maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği-
Davacı hakkında sahte resmi evrak tanzimi suçlaması ile yapılan yargılamada düzenlenen Adli Tıp Kurumu raporunda; suça konu senet üzerindeki imzanın M'nin eli ürünü olduğunun ve yazıların sanık ve müştekiye ait olmadığının anlaşılmış olmasına göre sanık davalı hakkında beraat kararı verildiği - Maddi bir vakıanın varlığına yani imzanın davacıya ait olduğuna ilişkin kesinleşmiş kabule göre imzanın aidiyeti hususunun hukuk mahkemesince yeniden tartışılmasının olanaksız olduğu - Davaya konu bononun kambiyo senedi vasfını taşıyıp kayıtsız şartsız borç ikrarı içerdiği gibi nakden de düzenlenmiş olduğu, bu konularda bir ihtilaf bulunmadığı, kambiyo senetlerinin vasıflarının mücerretlik ilkesi gereğince tanzim edenleri bağlayıcı bulunduğu, davalı tarafça kötü niyet tazminatına hükmedilmesi talep edilmiş ise de mahkemece ihtiyati tedbir talebi üzerine ara kararla icra hukuk mahkemesi tarafından takip geçici olarak durdurulduğundan davacı vekili tedbir talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiş olmakla takip durmadığından davalı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf istemlerinin reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.