“Ticareti usulüne aykırı terk etme” suçunun oluşabilmesi için tacirin fiili olarak ticareti terk etmesi ve bu durumu onbeş günlük süre içerisinde kayıtlı olduğu ticaret siciline bildirmemesi, bütün aktif ve pasifi ile alacaklılarının isim ve adreslerini içeren bir mal beyannamesi vermemesinin gerekmesi nedeniyle, öncelikle borçlu şirketin kayıtlı olduğu ticaret sicil müdürlüğünden yetkilisi/yetkilileri ve adresi tespit edilerek bu adreste borçlu ticaret şirketinin ticareti terk edip etmediği yönünde zabıta araştırması yaptırılarak ve kayıtlı olduğu Vergi Dairesi Müdürlüğünden en son beyanname örnekleri getirtilip sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun takdir edilmesi gerektiği-
Sanığın üzerine atılı “ticareti usulüne aykırı terk etmek” suçunun takibi şikayete bağlı olduğu- Vergi Dairesi Müdürlüğü'nün yazısı ile borçlu şirketin 27.10.2014 tarihi itibariyle re'sen terk işleminin yapıldığının bildirildiği ve şikayetçi vekilinin İİK'nın 347. maddesinde düzenlenen fiilin öğrenildiği tarihten itibaren üç ay ve her halde fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıllık süreler geçtikten sonra 25.02.2016 tarihinde şikayette bulunması nedeniyle sanık hakkında şikayet hakkının düşürülmesi gerektiği-
İİK.’nın 337/a maddesinde düzenlenmiş bulunan “ticareti terk suçu”nun ticaret şirketi temsilcileri tarafından işlenemeyeceği-
Şikâyet dilekçesinde şirket yetkilisi sanığın isminin belirtilmemesi hâlinde, sanığın mahkemece araştırılmasına yasal imkân bulunmadığından, İİK'nun 345. maddesi gereğince davanın reddine karar verilmesinin gerekeceği-
12. HD. 19.12.2023 T. E: 2348, K: 8913

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.