Muvazaaya dayalı davalarda, davacının icra takibine geçmesine ve aciz belgesi almasına gerek bulunmadığı- TBK.m. 19'a dayalı tasarrufun iptali davasının dinlenebilmesi için, davacının alacağının gerçek olması, iptali istenen tasarrufun, takip konusu borçtan sonra yapılmış olması gerektiği-
‘Ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğuna’ ilişkin icra mahkemesine yapılan başvurunun ‘şikayet’ niteliğinde olduğu–
Duruşmanın takip edilmediği gün işlemden kaldırılmayan bir dosya hakkında, süresinde yenilenmediğinden bahisle sonradan davanın açılmamış sayılmasına karar verilemeyeceği- Asliye hukuk mahkemelerinde karşı dava, esasa cevap süresi içerisinde sunulacak cevap dilekçesi ile açılacağı, cevap süresi on gün olduğundan, davalının on gün içerisinde karşı davasını açabileceği-
Harcı ödenmeyen dava dilekçesinin kabul edilip, mahkeme esas defterine kaydının yapılması halinde bahsi geçen Yasa’nın 30. ve 32. maddeleri gereğince ödenmesi gereken harç miktarının belirlenerek harcın ikmali için süre verilmesi, verilen sürede harç yatırılmadığı takdirde, Harçlar Yasası’nın 30. maddesi gereğince davaya devam edilmeyerek HMK'nin 150. maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasına, HMK'nin 150/5. maddesi gereğince üç ay içinde yenilenmeyen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Hakkın özünden feragat edilmedikçe (sadece takibin durdurulması istendikten sonra) aynı takibe devam edilebileceği-
Faiz oranı ile başlangıç tarihinin takip talebinde gösterilmediği yönündeki istemin, şikayet niteliğinde olduğu, mahkemece, taraflar gelmeseler bile inceleme yapılıp bu yöndeki şikayetin sonuçlandırılması gerekirken (İİK. mad. 18/3), şikayetçi borçlu vekilinin duruşmaya gelmemesi sebebiyle -HMK. mad. 150 uyarınca- dosyanın işlemden kaldırılmasına ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Mülkiyet hakkına (taşınmazın aynına/dayalı olarak verilmiş olan -el atmanın (müdahalenin) önlenmesine, tapu iptali ve tescile, taksime ilişkin- ilamların, ilam kesinleşmeden icraya konamayacağı–
Davacının borcuna mahsuben ödeme yapıldığı iddiasıyla borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin davada, davalının asıl borçlu adına yaptığı ödemeyi asıl borçludan talep edebileceği, davacı kefilden talepte bulunamayacağı-
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7/1. maddesinde; "Görevsizlik, yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, davanın nakline veya davanın açılmamış sayılmasına; delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesinden önce karar verilmesi durumunda, Tarifede yazılı ücretin yarısına, karar gereğinin yerine getirilmesinden sonraki aşamada ise tamamına hükmolunur. Şu kadar ki, davanın görüldüğü mahkemeye göre hükmolunacak avukatlık ücreti ikinci kısmın ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemez..." hükmüyle, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi halinde ne şekilde vekalet ücreti tayin edileceği düzenlenmiş olup, bu durumda, kendisini vekil ile temsil ettiren davalı yararına 29.5.1957 tarih 4/16 Sayılı İçtihatları Birleştirme Kararı gereğince, yargılama giderlerinden sayılan vekalet ücretine, yine davalı tarafça yapılmış yargılama giderleri varsa bu masrafların da hüküm altına alınması gerekeceği-
İİK 78' e göre icra müdürlüğünün dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verme yetkisinin olmadığı, böyle bir karar verildiği durumlarda kararın yok hükmünde olacağı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.