Davalı kocanın eşini ailesi ile görüştürmediği, annesinin evliliğe müdahalesine sessiz kaldığı ve eşini istemediğini söylediği anlaşılmış olduğundan; davacı dava açmakta haklı olup, bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya karar verilmesi gerektiği-  Dava dilekçesinde boşanma istemi de bulunulduğu gözetildiğinde mahkemece; mal rejimine yönelik davanın ayrılması, boşanma davasının sonucunun bekletici sorun yapılması, boşanma kararı verilip kesinleştiği takdirde talebin incelenebilir hale geleceğinin gözetilerek; eşler arasındaki edinilmiş mallara katılma rejimi boşanma davasının açıldığı tarihten itibaren sona ereceğinden; istem konusunda inceleme yapılması ve gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmesi gerektiği- Sadece reddedilen ziynet ve çeyiz eşyaları talebi yönünden kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine vekalet ücreti takdiri gerekirken; mal rejiminin tasfiyesi davasına ilişkin talebin de vekalet ücretinin hesaplanmasına esas alınmasının hatalı olduğu- 
Davacı mirasçı sağ eşin mal rejiminin tasfiyesi nedeniyle talep ettiği ve terekeye ait borç sayılan alacak miktarından, davanın mirasçılar arasında görülmesi nedeniyle, davacıda dahil bütün mirasçıların miras payları oranında sorumlu olacakları, ne var ki, hükme esas alınan hesap bilirkişi raporunda davacının ve davalıların miras paylarının dikkate alınmadığı anlaşıldığından, mahkemece, aracın dava tarihi itibariyle tespit edilen değeri olan 1.200,00-TL'nin %50 katkı oranı ile çarpılması sonucu bulunan 600,00-TL katkı payı alacağının davalıların her birinin 1/4'er miras payının olduğu da gözetilerek davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekeceği-
Davacı tarafça, dava ve ıslah dilekçelerinde faiz talep edilmemiş olmasına rağmen, mahkemece ziynet eşyası bedeli ve maddi tazminat bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesi doğru değilse de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden "...dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile..." ifadesinin hükümden çıkarılması suretiyle hükmün düzeltilmesi gerektiği-
2. HD. 15.05.2018 T. E: 2016/17039, K: 6275-
Davacının, boşanma davası hakkında verilen hükmü temyiz etmediğine göre, davalının ziynetlerle ilgili karşı davaya ilişkin temyizi üzerine, temyize cevabında artık boşanma davası hakkında kurulan hükmü karşı temyiz itirazlarını ileri sürme hakkını kaybettiği, bu sebeple davacının, katılma yoluyla temyiz isteğinin reddine karar verilmesinin gerekeceği-
Kural olarak ev eşyalarının mal rejimiyle doğrudan bir ilgisinin bulunmadığı, söz konusu eşyaların TMK.nun 683. maddesi çerçevesinde aynı hakka dayalı olarak istihkak davalarına konu olabileceği, bu tür istekler söz konusu olduğunda ilke olarak eşyalar aynen mevcut ise, aynen iadesine, değil ise, bedelin tahsiline karar verileceği, ev eşyalarının aynen istenmesinin mülkiyet hakkına dayalı olup, zamanaşımına tabi olmadığından her zaman istenebileceği, eşyaların bedelinin istenmesi halinde ise, 6098 TBK'nun 146. maddesindeki 10 yıllık zamanaşımına tabi olacağı-
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi madde 12 ve Çocuk Hakları Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 3. ve 6. maddeleri uyarınca velayet konusunda çocuğun düşüncelerinin de dikkate alınması gerekeceği-
Davalı-davacı kocanın eşine sürekli fiziksel şiddet uyguladığı, ailesinin evlilik birliğine müdahalesine sessiz kaldığı, eşini aşağıladığı, davacı-davalı kadının ise kayınvalidesine hakaret ettiği, dövmek için üzerine yürüdüğü, boşanmaya sebep olan olaylarda her iki tarafta kusurlu olmakla birlikte davalı-davacı kocanın daha ziyade kusurlu olduğu anlaşılmakta olup, boşanma davasının kabulüne karar vermek gerekeceği-
Dava dilekçesiyle birlikte alınan başvurma harcının bu dilekçede yer alan bütün istemleri kapsayacağı, davacı kadının boşanma davasının fer’isi niteliğinde olmayan ziynet eşyalarının aynen iadesi, bunun mümkün olmaması halinde ise bedelinin ödenmesine ilişkin talebi (davası) yönünden; davacıdan, dava değeri konusunda, hakimin davayı aydınlatma ödevi (HMK md.31) çerçevesinde açıklama istenip, açıklamaya göre nispi peşin harç tamamlattırılarak (Harçlar Kanunu md. 30-32) gösterilen deliller değerlendirilip gerçekleşecek sonucu uyarınca bir karar verilmesinin gerekeceği-
Karşılıklı boşanma ile ziynet ve para alacağına ilişkin davaların, aile mahkemeleri kurulan yerlerde aile mahkemelerince; aile mahkemesi kurulmayan yerlerde ise asliye hukuk mahkemelerince "aile mahkemesi sıfatıyla" bakılacağı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.