Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı
Altınların elinden alındığını ve iade edilmediğini iddia eden kadının bunu ispatla yükümlü olduğu- Dinlenen tanıklar ile dosyaya sunulan CD ve fotoğraflar incelenerek hazırlanan bilirkişi raporun gereği ziynetlerin en son kayınvalideye teslim edildiği ispatlanmış olduğundan, davanın, davalı görümce yönünden reddi ile davalı kayınvalidenin sorumluluğu davalı eşten dolayı doğduğundan, davalı eş ve kayın valide yönünden davanın kabulü gerektiği-
Kanunda aksi öngörülmedikçe kural olarak herkesin iddiasını ispatla yükümlü olduğu- Kadın, dava konusu ziynet eşyasının, götürülmesine engel olunduğunu ve zorla elinden alındığını,daha öncede götürme fırsatı elde edemediğini ispat edemediği halde hataya düşülerek; ziynet eşyası alacağı isteminin reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesi, mümkün olmadığı takdirde, bedelinin tahsili istemi-
Davacının davalı ... adına yapılan menkul değerlerin borçlunun parası ile yapıldığı iddiası yani namı müstear niteliğinde olduğu ve terditli bir taleple açıldığı, bu sebeple BK'nun 19.maddesine göre de dava açmasında bir engel bulunmamakla birlikte, davacı alacaklının alacağının ipotek ile güvence altına alınmış olması nedeni ile her iki dava içinde davacı alacaklının bu davayı açmakta hukuki yararı olmadığı-
Gerekçeli karar ile kısa kararın uyumlu olması gerekeceği, mahkemece yapılacak işin; önceki karar ile bağlı olmaksızın çelişki giderilmek suretiyle yeni bir karar vermekten ibaret olduğu-
Boşanma davasında tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına dikkat edileceği, daha az kusurlu taraf adına tazminata hükmedileceği-
3. HD. 13.09.2018 T. E: 2016/20815, K: 8511-
Katılma alacağı davalarında eklenecek değerlerden (TMK.m.229) ve denkleştirmeden (TMK.m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK.m.219) toplam değerinden mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK.m.231) yarısı üzerinden (TMK.m.236/1) tarafların kazanılmış hakları da gözetilerek taşınmazın tasfiye tarihindeki değeri dikkate alınarak (TMK. m.235/1) katılma alacağı belirlenmesi gerekeceği-
Davacı kadın tanıklarından A.K.’nun dinlenmesinden açıkça vazgeçmediği ve mahkemece de bu tanığın dinlenmesi için davacıya kesin süre verilmediği halde, eksik incelemeyle davanın kabul edilip boşanma ve fer’ilerine hükmedilmesinin hukuki dinlenilme hakkını (HMK.Md.27) zedeleyen önemli bir usul hatası olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.