Davacı-karşı davalı kadının ziynet alacağına yönelik ................. tarihli aynen iade veya ............ TL bedel talep ettiği ilk davası ve ............ tarihli dava değeri .............. TL olan birleşen ziynet alacağı davasının birlikte değerlendirilmek suretiyle, her iki dava hakkında kabul edilen talepler hakkında ayrı ayrı karar verilmek suretiyle, kabul edilen ve hüküm altına alınan ziynet eşyalarının adet, cins, nitelik, miktar ve değerleri ayrı ayrı gösterilmeden, hükmün infazında dikkate alınacak ödemelerin hükmedilen miktardan mahsubu yapılmak suretiyle, infazda karışıklığa ve tereddüde yol açacak nitelikte yazılı şekilde hüküm tesisinin usul ve kanuna aykırı olduğu-
8. HD. 06.06.2017 T. E: 12309, K: 8432-
Dava konusu 6077 ada 42 parsel 4 numaralı meskenin 20.04.2004 tarihinde davalı adına tescil edilmiş olduğuna göre dava, 4721 sayılı TMK'nun 202 ve davamı maddeleri gereğince edinilmiş maldan kaynaklanan katılma alacağı ve değer artış payı isteğine ilişkindir. Bu tür davalarda, eklenecek değerlerden (TMK. m.229) ve denkleştirmeden (TMK. m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere edinilmiş malın (TMK. m.219) toplam değerinden mala ilişkin borçlar çıkarıldıktan sonra kalan artık değerin (TMK. m.231) yarısı üzerinden (TMK. m.236/1) tarafların kazanılmış hakları da dikkate alınarak katılma alacağının hesaplanması ve TMK'nun 227. maddesi hükümleri uyarınca; eşlerden biri, diğerine ait malın edinilmesine, iyileştirilmesine veya korunmasına hiç ya da uygun bir karşılık almaksızın katkıda bulunmuş ise, tasfiye sırasında bu malda ortaya çıkan değer artışı için katkısı oranında değer artış payı alacağının belirlenmesi gerekeceği-
Boşanma-Ziynet Alacağı-Manevi Tazminat
Çeyiz eşyaları yönünden davacının dava açarken tercih hakkı bulunduğu, eşyaların aynen teslimini isteyebileceği gibi bedelini de isteyebileceği, davacı da bu tercih hakkını kullanarak eşyaların bedelini istediğine göre; eşyaların bulunduğu mahalde keşif yapılarak, kullanılıp kullanılmadıklarının belirlenmesi, kullanılmış iseler yıpranma bedellerinin düşülmesi sonucu belirlenecek bedele hükmedilmesinin gerekeceği-
Dava konusu taşınmaza davacının katkıda bulunduğu anlaşıldığından, belirlenen katkı oranı ile taşınmazın dava tarihindeki değerinin çarpımı sonucu elde edilen miktarın, davalıdan alınarak davacıya verilmesi gerekeceği-
Davacı kadının güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, davalı kocanın da eşine fiziksel şiddet uyguladığı anlaşıldığından taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabit olduğu bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre kadının boşanma davasının da kabulü ile boşanmaya karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davasının reddedilemeyeceği-
Toplanan delillerden; dava konusu ziynetlerin davalı koca tarafından kadından alınıp iade edilmediğinin kanıtlandığı, davacı kadının talep etmiş olduğu ziynetlerin adetlerine davalı kocanın itiraz ettiği, mahkemece davacı kadının sunmuş olduğu düğün kasetlerinin bilirkişiye incelettirilerek, ziynetlerin dava tarihi itibariyle değerinin belirlenmesinin ve bu bedele hükmedilmesinin gerekeceği-
Kıdem tazminatının 743 sayılı TKM'nin 170.maddesi uyarınca, mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu döneme ilişkin çalışmanın karşılığı olarak elde edilen gelir, dolayısıyla hak edilen kıdem tazminatı bölümünün kişisel mal (TKM 189), 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihinden sonraki çalışma karşılığında elde edilen gelir ve hak edilen kıdem tazminatının ise edinilmiş mal grubuna gireceği (TMK 219/1) gözetilmeksizin TMK'nun 228. maddesine göre yapılan hesaplama sonunda çıkan miktarlara göre hesaplama yapılması, diğer yandan davacının kişisel malı olduğu sabit olmakla birlikte 16.07.2003 tarihinde satılan kooperatif hissesinden gelen paranın aradan geçen uzun süreye, bu sürede paranın bankada değerlendirildiğini iddia eden davacı tarafın soyut tanık beyanı dışında başka bir belge ve delil sunamamasına rağmen ... tarihinde kurulan şirketin kuruluşunda katkı olarak kabul edilmesinin hatalı olduğu- 4 nolu meskenin satışından gelen para ile 8 nolu meskene ait kredinin kapatıldığı gözetilmeden her iki mesken için de ayrı ayrı hesaplama yapılması, bu şekilde davalı aleyhine sonuç yaratılması doğru olmadığı, hüküm kurulurken davacının talebinin, taraflar lehine ve aleyhine doğacak kazanılmış hakların gözetilmesi, davacının fazlaya ilişkin haklarının da saklı tuttuğu dikkate alınması gerektiği-
Dava konusu ziynetlerin evi terk ederken zorla elinden alındığını, götürmesine engel olunduğunu ya da evde kaldığını ispat yükünün davacı kadında olacağı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.