Ana ve babadan birinin ölümü halinde nüfus memurununun, "sağ kalan eşin yerleşim yeri aile mahkemesine" bildirimde bulunacağı; sağ kalan eşe, çocuğun malvarlığına ilişkin ihtarın bu mahkemece yapılacağı-
Çekin keşidecinin elindeyken kaybolduğunun tespiti istemi ilişkin olup, mahkemece, yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir. Dava tarihinde yürürlükte olan 6100 sayılı HMK’nın 1/1. maddesi uyarınca mahkemelerin görevi, kanunla düzenlenir ve göreve ilişkin kurallar, kamu düzenine-
Tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi ve kayıt maliki ile aynı kişi olunduğunun tespiti işleri de HMK'nın 382. maddesinde belirtilen çekişmesiz yargı işlerinden sayıldığı
Davacıların murisi olan ve dava konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı olduğunu iddia eden kişinin mirasçılarının, duruşmaya çağrılarak talep konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığının kendilerinden sorulacağı, ayrıca murisin baba ismindeki çelişkinin de giderilerek varılan sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
TMK'nın 598. maddesi uyarınca başvuru üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, sulh mahkemesince mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verileceği; mirasçılık belgesinin geçersizliğinin de her zaman ileri sürülebileceği - Çekişmesiz yargıya tabi davalarda ise re'sen araştırma prensibinin egemen olduğu; hasımsız açılan ve çekişmesiz yargıya tabi olan davalarda verilen kararlar kesin hüküm teşkil etmediği gibi bu kararların iptal davasıyla değiştirilebileceği veya ortadan kaldırılabileceği-
Mirasçılık belgesinin verilmesi davalarında kesin yetki kuralının söz konusu olmadığı; mirasçılık belgesinin, murisin yerleşim yeri ya da nüfusa kayıtlı olduğu yer gözetilmeksizin Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisindeki Adli Yargı Teşkilatı bulunan tüm adliyelerden her zaman alınabileceği ve aksinin her zaman ispat edilebilecek hasımsız belgelerden olduğu-
HMK. mad. 382. maddenin 2-ç/1 uyarınca, "Taşınmaz üzerinde taraf oluşturulmasına ve hak ihlaline sebebiyet vermeyecek düzeltmelerin yapılması"nın çekişmesiz yargı işi olarak sayıldığı- Niteliği itibariyle tapu kayıt maliki ile davacıların murisinin aynı kişi olduğunun tespiti işlerinin de bu tanıma uyduğu; dava dışı kişilerin asli müdahil sıfatıyla davaya katılmaları ve kayıt malikinin kendi murisleri olduğunu ileri sürmelerinin de davayı çekişmesiz yargı kapsamından çıkarmayacağı; mülkiyet nakline sebebiyet vermemek açısından ancak davanın ret sebebini oluşturabileceği-
Hasımsız açılan mirasçılık belgesi verilmesi davasında mirasçılığın her türlü delille kanıtlanabileceği, bir mahkemenin verdiği yetkiye dayalı açılan davalarda da mahkemece mirasçılık belgesi istenen kişinin hiç yaşamadığı belirlenmedikçe davanın reddine karar verilemeyeceği, o halde davanın yetki belgesine dayanarak ispat imkanı kısıtlı 3. kişi tarafından açılmış olduğu ve murisin nüfusa kayıtlı olmadığı gözönüne alınarak, mahkemece yetki verilen dosyadaki tapu kaydı, kadastro tutanağı tanıklara gösterilmek suretiyle beyanları alınmalı, bütün aramalara rağmen mirasçıları tespit edilemezse son mirasçının hazine olduğu-
Bir dava, davanın temeli olan uyuşmazlık konusu olayın meydana geldiği değil, uyuşmazlığın yargı önüne getirildiği tarihteki yargılama kurallarına tabi olacağından yargılama sırasında yargılama kuralları değişirse, o noktadan itibaren kural olarak yeni kuralların ve yeni usul hükümlerinin ne zaman yürürlüğe gireceği kanunda açık olarak düzenlenmişse, bu düzenlemeye göre yeni usul kurallarının zaman bakımından uygulanacağı-
Borçlu şirket tarafından sunulan ön proje, komiser heyetinin tavsiyeleri, bu kapsamda yapılan değişiklikler, revize proje bir arada değerlendirildiğinde; yasal düzenleme uyarınca alacaklılar yönünden teklif edilen tutarın, iflas halinde alacaklıların eline geçecek tutardan fazla olması, teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması, konkordato projesinin 302. maddede öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş bulunması, 206. maddenin birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesinin ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifasının alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanmış olması, konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleri ile konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harcın tasdik kararından önce borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması koşullarının tamamı gerçekleşmiş olup mahkemenin "konkordatonun tasdiki" kararının yerinde olduğu- İtiraz eden alacaklıların tasdik kararının ilanından itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurabilecekleri- Hasımsız olarak açılan davalarda, üçüncü kişilerin davaya müdahaleleri halinde davanın çekişmeli duruma gelmesi mümkün ise de; konkordato tasdiki yargılamasına ilişkin İİK 285 vd maddelerinde belirlenen prosedür gereğince, üçüncü kişilerin asli ya da fer’i müdahale imkanı mevcut olmayıp, ancak anılan usul gereğince hareket etme olanağı bulunduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.