Davacının açıkça itiraz etmediği bilirkişi raporundaki hatalı hesaplanan bir alacak kalemi üzerinde mahkemenin durmadan depo kararı verilmesinin usulsüzlük olarak kabul edilemeyeceği—
3. HD. 24.10.2016 T. E: 12155, K: 12078-
Taraflar arasındaki tazminat davası-
Trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemi-
Covid-19 salgını nedeniyle mücbir sebebin gerçekleşmiş sayılıp sayılmayacağının ve takibe konu aylar (2020 Mart, Nisan, Mayıs ve Haziran ayları) itibariyle kira ilişkisine etkilerinin icra hukuk mahkemesince incelenemeyeceği-Taraflar arasındaki hukuki ihtilaf yargılamayı gerektirdiği, mücbir sebebe ilişkin maddeleri değerlendirildiğinde takip konusu kira sözleşmesinin, İİK'nun 68. maddesinde yazılı mücerret borç ikrarını içeren belge niteliğinde olmadığı, icra mahkemesince itirazın kaldırılmasına ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
Davacı vekili tarafından mahkemece alınan bilirkişi raporunda alacağın daha fazla hesaplanması üzerine ilk kararda hüküm altına alınan tutar dışında kalan bakiye kısmın tahsili için davalı aleyhine başlatılan takibe itirazın iptali istemiyle açılan ve diğer ek davanın, mahkemesince her iki dava arasında hukukî ve fiili irtibat bulunduğu, davalardan biri hakkında verilecek kararın diğerini de etkileyeceği gerekçesiyle birleştirilmesine karar verilerek bu dosya arasına gönderildiği, ancak; mahkemece gerekçeli karar başlığında birleşen davaya ilişkin bilgilere yer verilmediği gibi, birleştirilen dava ile asıl davanın birbirinden bağımsız olduğu, bağımsızlığını koruyan her bir dava hakkında ayrı ayrı yargılama yapılarak hüküm kurulması gerektiği gözetilmeksizin direnme kararı verilmesinin hatalı olduğu- Bozmadan sonra birleştirilen dava hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, davanın reddine dair önceki kararda direnilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Yapı eseri malikinin sorumluluğuna dayalı tazminat istemine ilişkin davada, dava konusu yangın olayına ilişkin yangın raporlarındaki çelişkinin giderilip, dosyanın önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna tevdii ile, taraf vekillerinin iddia ve savunmaları, soruşturma dosyası, dosyada mevcut tutanaklar (itfaiye,jandarma) ve yine tarafların bilirkişi raporlarına karşı itirazları da değerlendirilerek, dava konusu yangının çıkış sebebinin kesin bir şekilde belirlenmesi ve dava konusu olayda tarafların kusur ve sorumluluklarına ilişkin, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli bilirkişi raporu alınarak hasıl olacak sonuca göre hüküm kurulması gerektiği-
Teslim borcunu gereği şekilde yerine getirmeyen ya da kiralananı tahsis amacına uygun surette arz etmeyen kiraya verene karşı borçlunun temerrütü hükümleri uygulanabileceği gibi, bundan dolayı doğan bir zarar varsa bunun da tazmini yoluna gidilebileceği- Kural olarak kiracı tarafından kiralanana yapılan faydalı ve zorunlu imalat bedellerinin dava tarihi itibarıyla uygulanması gereken vekâletsiz işgörme ve sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre kiraya verenden istenmesinin mümkün olduğu- Zorunlu ve faydalı masrafların kira sözleşmesinin başlangıcında yapılmış olduğu kabul edildiğinden, kiracının kiralananda kalan ve kiraya veren tarafından benimsenen imalat için sebepsiz zenginleşilen oranda ve yapıldıkları tarih itibarıyla rayiç bedeller üzerinden bedelin tazminini talep edebileceği- Davacı kiracının kira sözleşmesine dayanarak vekaletsiz iş görme kapsamında kiralanana yaptığı imalat bedellerini istemesinde bir usulsüzlük bulunmadığı-
Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davası-
3201 sayılı Kanun’un geçici 1. maddesi gereğince, 3201 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği tarihten önce yurda dönmüş olmakla birlikte 2147 sayılı Kanun’a göre hizmet sürelerini değerlendirmemiş olanların, en çok iki yıl içinde yazılı olarak başvuruda bulunarak değerlendirebilecekleri-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.