İcra mahkemesince borçlunun tazminatla sorumlu tutulması doğru ise de, tazminata, yabancı para alacağının takip tarihindeki Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın efektif satış kuru üzerinden hesaplanacak Türk Lirası karşılığı belirlenerek hükmedilmesi gerekirken yabancı para (USD) esas alınmak suretiyle tazminata karar verilmesi isabetsiz olup; hükmün bu nedenle bozulması gerekmekle beraber, anılan yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığı-
Dava konusu aidat miktarı kooperatif genel kurul kararlarıyla belirlendiğinden ve genel kurul kararları da sözleşme niteliğinde olduğundan davacının takip konusu alacak kalemlerine uygulanması gereken azami faiz oranının TBK’nın 120/2. maddesinde düzenlenmiş yıllık temerrüt faiz oranı olduğu, davacı kooperatifin genel kurullarında kabul edilmiş temerrüt faiz oranının, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuata yani 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun'un 2/1. maddesine göre belirlenen yasal faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamayacağı-
Takip konusu bono, kayıtsız şartsız borç ikrarını içermediğinden mahkemece, itiraz eden gerçek kişi borçlu yönünden İİK'nun 170/a. maddesi gereğince takibin iptaline karar verilmesi gerektiği-
Bono bedeli hem yazı ve hem de rakamla gösterilip de iki bedel arasında fark bulunursa yazı ile belirlenen bedele itibar olunacağı- Senet metninde ödeme miktarının yazı ile “birmilyonaltıyüz” rakamla “1.600.000“ yazıldığından, borca itirazın kısmen kabulü ile 599.400,00 TL ve bu kısma işlemiş faiz yönünden takibin durdurulmasına karar verilmesi gerektiği-
HMK'nın 355. maddesine göre istinaf incelenmesinin dilekçede belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılabileceği, ancak kamu düzenine aykırılık hallerinin re'sen gözetilebileceği, hükme esas alınan bilirkişi raporunun konusunda uzman bilirkişi tarafından, incelemenin gerektirdiği cihazlar kullanılarak hazırlandığı, raporun fotoğraflarla da desteklendiği, bu hali ile bilirkişi raporunun hükme dayanak yapmaya elverişli olduğu, bilirkişi incelemesi sonucunda takibe dayanak bononun 500,00 TL bedelli olmasına rağmen tahrifat yapılarak 500.000,00 TL'ye dönüştürüldüğünün anlaşıldığı, mahkemece söz konusu rapor doğrultusunda sonuca gidilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı- İİK'nın 169/a-6.maddesinde borçlunun itirazının icra mahkemesince esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde kötü niyeti veya ağır kusuru bulunan alacaklının takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edileceği hükmünün düzenlendiği, lehtar alacaklı tarafından keşideci borçlu hakkında başlatılan takipte 169/a-6. maddesi gereğince davalı alacaklı aleyhine tazminata hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmediği-
Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte icra mahkemesine yapılan başvuru, usulsüz tebligat şikayeti ve borca itiraz mahiyetinde olup, şirket ortağının şirketin yetkili temsilcisi olmaması nedeniyle borçlu şirket adına usulsüz tebligat şikayeti ve borca itirazın kabulü istemiyle icra mahkemesine başvurmasının mümkün olmadığı-
İtirazın iptali davası-
Açık çek düzenlenmesi mümkün olduğu, imzası inkar edilmeyen çek aslında keşide tarihinin bulunması zorunlu ve yeterli olduğu, anlaşmaya aykırı doldurulduğunun ancak yazılı belge ile ispatlanabileceği, bu yönde bir belge sunulmadığı, ticari defterlerin dar yetkili icra mahkemesinde incelenerek sonuca gidilmesinin de mümkün olmadığı belirtilerek istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesinin yerinde olduğu-
Takip konusu alacağın, taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklanan bir alacak olmayıp, borçlunun haksız yere kendisinden tahsil ettiğini iddia ettiği ücrete yani sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanması halinde BK. nun 73. maddesinin (şimdi; TBK. mad. 89) uygulanmayacağı-
Takip talebinde ve ödeme emrinde çek tazminatından sadece keşidecinin sorumlu olduğu, bu miktarın diğer borçlular yönünden borçtan düşüleceği açıkça belirtildiği, dolayısıyla borçlu cirantaların icra mahkemesine yapmış oldukları bu yöndeki başvurunun fuzuli olduğu ve hukuki yararları bulunmadığı gibi, mahkemece HMK'nun 26. maddesine aykırı olarak, talep olmadığı halde komisyon yönünden de takibin iptaline hükmolunmasının doğru olmadığı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.