Davanın, icra takibine konu çekten dolayı borçlu olunmadığının tespitine ilişkin olduğu, davaya konu çekin Halk Bankasına takasa ibrazındaki çek örneğinde çekin keşide tarihinin 28.01.2011 son hamilin ise davacı Y. K.olduğu, dolayısıyla çekin davacı tarafından takasa ibraz edildiği anlaşıldığı, takibe konu çekte ise keşide tarihi 28.07.2011 olarak düzeltilerek paraf edildiği ve davalı yanca bankaya ibraz edildiği, bu durumda çekin davacı tarafından takas için Halk Bankasına ibrazında davalının çekte sıfatının bulunmaması karşısında keşide tarihi ve davalının ibrazının çekin takastan alındıktan sonra yapıldığı ve davacının davalıya borçlu bulunmadığı anlaşılmakla davacının sorumlu tutulması mümkün olmadığından davanın kabulü gerekirken yanılgılı hukuki değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı-
Davacı, davadan feragat ettiğini bildirdiğinden ve davacı asilin dilekçesinin arkasında kimlik tespiti de yapılmış olduğundan vaki feragat nedeniyle bir karar verilmesi gerekeceği-
Üçüncü kişi tarafından 89/1 haciz ihbarnamesinin iptali için şikayet yoluna gidilmiş olması halinde, bu şikayetin sonucu belirlenerek yargılama gideri yönünden bir karar verilmesi gerekeceği–
Davacının, dava konusu bonodaki ciro imzasının kendisine ait olmadığını ileri sürdüğü, mahkemece aldırılan Adli Tıp Kurumu raporunda, dava konusu senette davacıya atfen atılmış olan imzanın davacıya ait olup olmadığının saptanamadığı şeklinde görüş bildirildiği, davalı tarafın bu raporun hükme esas alınamayacağını bildirerek yeniden imza incelemesi talebinde bulunduğu, bu durumda mahkemece, konusunda uzman bilirkişilerden oluşturulacak bir heyete yeniden imza incelemesi yaptırılıp ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli bir rapor alınarak, tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekeceği-
Menfi tespit davası-
Ceza mahkemesince verilen dava konusu senetteki imzanın davacıya ait olduğu yönündeki kararın kesinleşip kesinleşmediğinin -ceza mahkemesinin maddi olguyu tespit eden kararları BK 53.maddeye (Türk Borçlar Kanunu 74.madde) göre hukuk hakimini bağlayacağından- araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Menfi tespit davası-
Davacı bankanın, İİK. 89/1 gereğince çıkarılan 1. haciz ihbarnamesine süresinde cevap vermeyerek olumsuz tespit davasının açılmasına neden olması halinde, davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği–
Davacının dava dilekçesinde ne kadar miktardan dolayı borçlu olmadığını belirtmediği, mahkemece davacıya ne kadar miktardan dolayı borçlu olmadığı konusunda açıklama yaptırılarak bu miktar üzerinden harcın tamamlatılarak yargılamaya devam edilmesi gerekirken, bu hususun dikkate alınmaması doğru görülmediği gibi, davacı gerek kredi sözleşmesi gerekse ödeme yapılan tediye fişindeki imzaların kendisine ait olmadığını iddia etmiş olmasına göre, kredi sözleşmesinde ve tediye fişindeki imzaların davacıya ait olup olmadığı konusunda davacıya ait, belgelerin düzenleme tarihlerinden önceki ve sonraki tarihli samimi imzalarını içeren belge asıllarının getirtilerek bu konuda bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
TBK m. 19 gereğince açılmış muvazaa hukuksal nedenine dayalı olarak şahsi nitelikte ve borçlunun tasarruflarına yönelik tasarrufun iptali istemine ilişkin davanın mutlak ticari dava olmadığı, talebin 'taraflar arasındaki alacak-borç ilişkisinin muvazaalı olduğunun tespitine yönelik olduğu', muvazaalı olduğu iddia olunan icra takibinin kambiyo vasfında bonoya dayanmasının da davayı mutlak ticari dava haline getirmeyeceği, uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.