Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davacının kestiği faturanın sözleşmeye uygun olmadığı belirtilmişse de, bu değerlendirmenin gerekçesi açıklanmamış olup Yargıtay denetimine elverişli olmayan bu raporun hükme esas alınmasının isabetsiz olduğu-
İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlatılan icra takibinin dayanağı olan ipoteğin, 07.01.2008 tarihli olup 310.000,00 TL bedelli üst sınır ipoteği niteliğinde olduğu; üst sınır ipoteğinde asıl alacak, faiz ve diğer giderler üst sınırı aşamayacağı-
Mahkemece bozma ilamına karşı tarafların beyanlarının alınması sırasında, bozma ilamı gereğine uygun olarak tarafların uyuşmazlıkla ilgili açıklayıcı beyanlarının alınması ve ilk hükümden farklı olarak 1.000.000.000 TL lik kısım için davanın konusuz kaldığı yönünde karar verilmiş olması karşısında, verilen 27.05.2005 günlü karar direnme kararı olmayıp bozmadan esinlenilerek ve yeni olgular eklenerek verilmiş yeni bir hüküm olduğundan yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Dairesine gönderilmesi gerekeceği-
19. HD. 17.03.2016 T. E: 2015/15561, K: 4721-
İstihkak davası karara çıktıktan sonra, borçlunun takip alacaklısına karşı açtığı menfi tespit davası sonucunda takibe dayanak senetteki imzanın borçluya ait olmadığının belirlenip bu konuda verilen kararın kesinleşmiş olması halinde, mahkemece “istihkak davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına”, “maktu karar ve ilam harcı ile yargılama giderleri ve nisbi vekâlet ücretinin davanın açılmasına neden olan taraf yükletilmesi” doğrultusunda karar verilmesi gerekeceği-
Dava takip nedeniyle açılan menfi tespit istemine ilişkin olup, davalı tarafından davacı aleyhine başlatılmış herhangi bir takip bulunmadığından, bu davalı yönünden hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
TTK hükümlerine göre çek mücerret borç ikrarını içeren kıymetli evrak niteliğinde olup, çekin keşide edilip lehtara verildikten ve lehtar tarafından da üçüncü kişilere ciro edildikten sonra birlikte hareket etme olgusu ispat edilmeden çekin veriliş sebebindeki eksiklikler ileri sürülerek iptal edilmesinin mümkün olamayacağı, çekin yasaya aykırı şekilde düzenlendiğinin iyi niyetli üçüncü şahıs durumundaki kişi tarafından bilinemeyeceği –
Kooperatifin defter ve kayıtları üzerinde yaptırılacak bilirkişi incelemesi sonucunda dava konusu bonolar karşılığında kooperatifin kasasına bir para girmişse artık bu durumda bu paradan yararlanan kooperatifin, yetkisiz temsilcinin yaptığı borçlanmayı benimsediği, bir başka deyişle borçlanılmaya icazet verdiğinin ve kooperatifin bonolarla borçlu olduğunun kabulü gerekeceği, kooperatif kayıtlarında bonolara ve karşılığında bir para girişine rastlanmaz ise bu dava davacının hile iddiası üzerinde durulup gerekli inceleme ve değerlendirme yapılması, davacının delilleri arasında bildirildiği ceza dosyası da celp ve tetkik edilip davaya etkisi açıklığa kavuşturulmak ve tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle varılacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekeceği-
İİK. 89/V uyarınca 3. kişinin “kötü niyetli” alacaklıya karşı dava açarak, ödemek zorunda kaldığı parayı veya teslim ettiği malı geri isteyebileceğinden mahkemece davalı-alacaklının kötü niyetli olup olmadığının araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Y.li sayıda medar-ı tatbik imzalar üzerinde incelemeyi içermeyen ve bu hali itibariyle de hükme dayanak yapılması isabetli olmayan bilirkişi raporuna göre bonodaki keşideci imzasının davacıya ait olup olmadığına karar verilemeyeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.