Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; peşin ödemeli ortaklığa esas alınan 30.06.2000 tarihli genel kurul kararının iptali istemiyle Konya 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/158 E. sayılı dosyasında açılan hukuk davası ile kooperatif yönetim kurulu üyeleri ve yüklenici hakkında nitelikli zimmet, nitelikli dolandırıcılık, resmî belgede sahtecilik ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’na muhalefet suçlarından Konya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/217 E. sayılı dosyasında açılan ve görülmekte olan ceza davası, eldeki davayı etkileyecek nitelikte olup olmadığı ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 165. maddesine göre bekletici sorun yapılmasının gerekli olup olmadığı-
Hazinenin ecrimisil tespit ettirip fuzuli şagile ihtarname tebliğ etmeden doğrudan doğruya genel mahkemelerde dava açabileceği–
Borçlunun yaptığı zamanaşımı itirazı nedeni ile "icranın geri bırakılması" kararı verildiği anlaşıldığından, karar bu şekilde kesinleşmiş ise alacaklı tarafından İİK. mad. 169/6 gereğince genel hükümlere göre dava açılıp açılmadığı belirlenip, açılmış ve kesinleşmemiş ise bu davanın sonucunun bekletici mesele yapılması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkin davalara Asliye Hukuk Mahkemesi’nde, babalığa ilişkin davalara Aile Mahkemesi’nde bakılması gerekeceği-
Trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasında, davacı lehine 20.000 TL manevi tazminatın bir miktar fazla olduğu-
Paydaşı olduğu 246 ve 248 parsel sayılı taşınmazların 1/4 payının davalıların mirasbırakanı F.'ya ait olduğunu, kendisinin 40 yıl önce taşınmazları haricen satın alarak davalıların açmış olduğu ortaklığın giderilmesi davasına kadar da çekişmesiz bir şekilde zilyetliğini sürdürdüğünü ileri sürerek davalıların murisi F. adına kayıtlı payın iptali ile adına tesciline-
Bir davaya hangi yargı kolunda bakılacağı konusunun dava şartı olduğu, dava şartının yargılamanın her aşamasında (ilk derece ve istinaf mahkemeleri ile Yargıtayca) re'sen dikkate alınacağı, bu nedenle ilk derece mahkemesinin karar tarihinden sonra yürürlüğe giren 7257 sayılı Kanun ile bağlantı ve sistem kullanım anlaşmalarında düzenlenen sistem kullanım ihlallerine ilişkin ceza-i şartlara ilişkin uyuşmazlıkların idari yargı yolunda görüleceği hükme bağlandığından yukarıda izah edilen Kanun değişikliği kapsamında uyuşmazlık konusu davanın çözümünün idari yargının görev alanına girdiği gözetilerek, 6100 sayılı HMK'nın 114/1-b maddesine göre dava şartı olan "yargı yolunun caiz olmaması" nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği-
Şikayet hakkının kötüye kullanılmasından kaynaklanan tazminat istemi-
Trafik kazası sonucu gerçekleşen ölüm nedeniyle talep edilen destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemi-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.