Paylı mülkiyete tabi olan çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteği-
Kısıtlanıp, velayet altında bırakılmasına karar verilen çocuklar hakkındaki uyuşmazlıklarda "velayet" hükümlerinin uygulanacağı; bu hükümleri uygulayacak görevli mahkemenin ise 4787 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince Aile Mahkemesi olduğu-
Organik bağ veya faaliyeti farklı olsa bile birlikte istihdamda tüm işverenlere hizmet veren işçiler ile geçişleri yapılan işçiler yönünden iş kolunun aynı olmasına gerek olmadığı- İş Kanunu’nun iş güvencesi il ilgili hükümleri (18-21 Maddeleri) emredici hükümler olduğundan, işçinin iş güvencesi kapsamında olup olmadığının resen araştırılması gerektiği- Diğer taraftan İş Hukukunda istisnai ve sınırlayıcı hükümlerin dar yorumlanması gerektiği- İş güvencesi kapsamını belirleyen 30 işçi kuralı da istisnai nitelikte olduğundan dar yorumlanması gerektiği- Dosyaya sunulan SGK kayıtlarına göre davalı alt işveren işyerinde çalışan sayısı 30 işçi altında görünmekte olduğu- Ancak faaliyet alanı farklı olsa da organik bağ olduğu kabul edilen diğer şirkete işçi geçişleri bulunduğundan; mahkemece, davacının iddiaları doğrultusunda birlikte istihdam veya organik bağ bulunan işverenin işçi sayısı araştırılmadan ve bozma gerekleri tam yerine getirilmeden fesih tarihi itibari ile davalı şirkette çalışan sayısının 30 işçiden az olduğu ve aynı iş kolunda olmadığı gerekçesi ile diğer organik bağ bulunan şirketin işçilerinin sayıda dikkate alınamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilemeyeceği-
Trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle yakınlarının maddi tazminat istemi-
BK.’ nun 53. maddesi gereğince; ceza mahkemesinin beraat kararı, hukuk yargıcı yönünden bağlayıcı değilse de ceza mahkemesince belirlenecek maddi olguların hukuk yargıcı yönünden de bağlayıcı olduğu-
Trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi manevi tazminat istemi-
On yıllık -hak düşürücü- dava açma süresi geçtikten sonra, hiç bir şekilde (hiç bir nedene dayanılarak) iptal davasının açılamayacağı -
Henüz açılmamış bir davadan feragat edilemeyeceği gözetilmeden taşınmaz üzerindeki mukdesatlarda hak iddia eden, mukdesatların aidiyetinin tespiti bakımından süre verilmeyen davacının mukdesatın aidiyetinin tespitini istemekte hukuki yararının olduğunun kabulü gerekeceği- Hukuki yararı olmak kaydıyla paydaşlarca mukdesatın aidiyetinin tespiti davasının her zaman açılabileceği-
Arz üzerindeki bütünleyici parça nitelikli muhtesatların mülkiyetinin arzın mülkiyetine tabi olduğu-
Taraflar arasındaki iflas davasında, 6100 sayılı HMK'nın 114/ı, 115/2 maddeleri uyarınca davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmiş ise de, tarafları, konusu ve hukuki sebebi farklı olan başka bir dava iş bu dava yönünden derdest kabul edilmemesi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.