Haksız fiil nedeni ile uğranılan maddi ve manevi zararın giderilmesi istemi-
Boşanma davasında velayete ilişkin olarak, çocuğun idrak gücüne sahip olduğunun kabul edildiği durumlarda çocuğa adli merci önündeki kendilerini ilgilendiren davalarda kendi görüşünü ifade etmesine müsaade edilmesini ve yüksek çıkarına açıkça ters düşmediği takdirde, ifade ettiği görüşe gereken önemin verilmesi gerektiği; çocuğa görüşünü ifade etme olanağının tanınmaması ve velayetin düzenlenmesine esas olmak üzere herhangi bir uzman incelemesi de yaptırılmadan hüküm kurulmasının bozmayı gerektirdiği -
Kadının adli yardım talebini içeren dilekçesi ve dosya kapsamındaki belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde, kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin gereken kanun yoluna başvuru giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğu kanaatine varıldığından, davalı kadının adli yardım talebinin kabulüne karar vermek gerektiği- Erkeğin, evliliğin temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan yer ve zaman unsuru içermeyen soyut nitelikteki ve inandırıcı olmaktan uzak beyanına itibar edilerek "Hakaret ve eşinin iş yerine giderek saldırdığı" vakıalarının kadına kusur yüklenilmesinin doğru olmadığı-
Yabancı mahkeme kararının tenfizi istemi-
Davacı adına taşınmaz bulunduğu, babasından dolayı ölüm aylığı aldığı ve düzenli bir gelirinin mevcut olduğu, bakmakla yükümlü olduğu kimsenin bulunmadığı anlaşıldığından adli yardım talebinin reddine karar verilmesi gerektiği-
adli yardımın, asıl talep veya işin karara bağlanacağı mahkemeden; icra ve iflas takiplerinde ise takibin yapılacağı yerdeki icra mahkemesinden isteneceği, kanun yollarına başvuru sırasında adli yardım talebinin ise bölge adliye mahkemesine veya Yargıtay’a yapılacağı; adli yardım talebi hakkında duruşma yapmaksızın karar verebileceği, talep hâlinde incelemenin duruşmalı olarak yapılacağı; adli yardım talebinin reddine ilişkin kararlara karşı, tebliğinden itibaren bir hafta içinde kararı veren mahkemeye dilekçe vermek suretiyle itiraz edilebileceği; adli yardım hususunda kanunda belirtilen itiraz yasa yoluna gidilmeksizin, davacının gider avansından sorumlu tutularak yazılı şekilde karar verilmesinin usul ve yasaya aykırılık teşkil ettiği -
Dava şartı olan gider avansının delillerin ikamesi dışındaki yargılama giderleri için dikkate alınması, tanık dinlenmesi, bilirkişi raporu alınması ve keşif gideri gibi delil ikamesine yönelik giderlerin ise gider avansı içinde değerlendirilmemesi gerektiği- Tanık deliline dayanılması sebebiyle istenilecek giderin delil avansı olduğu, bu masrafların gider avansı olarak kabul edilerek davanın usulden reddine karar verilmesinin hatalı olduğu-
El atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteği-
Davacının, yargılama harçları ile her yıl Adalet Bakanlığınca çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı, dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorunda olduğu-
2. HD. 10.04.2017 T. E: 2015/26296, K: 4109-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.