Kesinleşen icra takibi sebebiyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkin davada; TBK. m. 315 uyarınca temerrüt nedeniyle açılacak tahliye davasının kural olarak kiralayan tarafından açılması gerektiği; kiralayanlar birden fazla ise aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan ihtarnameyi birlikte göndermeleri ve yine davayı da birlikte açmalarının zorunlu olduğu; kiralayan durumunda olmayan malik veya kiralananı sonradan iktisap eden yeni malikin önceden kiracıya ihbar göndererek kira paralarının kendisine ödenmesini istemesi bu ihbarın sonuçsuz kalması halinde yasal içerikli ihtarname tebliğ ettirmek suretiyle dava açması gerektiği; dava hakkına ilişkin bu hususun mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerektiği-
Davalının kiraladığı yerin cephelerine tanıtıcı tabela koymasının, ticari faaliyette bulunan kişilerin bu işleriyle bağlantılı olarak nitelendirilmesi mümkün ise de, bu durumun yanlar arasında başkaca bir düzenlemeye yer verilmemiş olması halinde geçerli olduğu-
''Kiracı kiralananı boşaltmak istediği taktirde 1 ay evvelinden mal sahibine haber verecektir." şeklinde ihbar şartı tarafların serbest iradesi ile konulmuş olup tarafları bağlayacağından sözleşmede tarafların makul süreyi 1 ay olarak belirleyip davalı ihbar koşuluna uymadan taşınmazı 30.12.2008 tarihinde tahliye ettiğine göre bu tarihten itibaren sözleşmede kararlaştırılan 1 aylık makul süre tazminatı üzerinden karar verilmesi gerektiği-
Müşterek mülkiyete konu kiralananda paydaş olan davacının, kira parasından kendi payına düşen bölümü tek başına davalıya gönderdiği ihtarla isteyebileceği, ancak tahliye istemi yönünden; aktin fesini bildiren ihtarnamenin pay ve paydaş çoğunluğu tarafından keşide edilmesi ve davanın da aynı şekilde yürütülmesi gerekeceği -
Kira ilişkisi kesinleşirse, davacı alacaklıdan kira ilişkisini ispat etmesi beklenemeyeceği-
Davalı borçlu ödeme emrine itiraz ederken açıkça aylık kira bedelinin miktarına itiraz etmediği, borcun tamamına yönelik itirazda bulunduğu, sonradan aylık kira bedelinin 110 YTL olduğunu bildirmesinin İİK’nun 63.md.si karşısında hüküm ifade etmeyeceği-
Ölü kişi (borçlu) hakkında takip açılamayacağı ve yapılan takibin, borçlunun mirasçılarına yöneltilemeyeceği (mirasçılar hakkında yeni bir takip yapılması gerekeceği)– Not: 6100 sayılı yeni HMK’ nun 124/4 maddesindeki “dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hakim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir.” şeklindeki yeni düzenleme nedeniyle, aşağıdaki içtihatlarda bahsi geçen 04.05.178 Tarih ve 4/5 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı önemini yitirmiştir…
Kira ilişkisine Borçlar Kanununun hasılat kirasına dair hükümlerinin uygulanabilmesi için, kiralananın demirbaşları ve işletme ruhsatı ile birlikte kiralanmış olması ve işletme hakkının devredilmiş bulunması gerektiği- Kira sözleşmesinde kiralananın işletme ruhsatıyla birlikte kiralandığına dair bir hüküm bulunmadığından, mahkemece kiralananın işletme ruhsatı ile birlikte kiralanarak işletme hakkının devredilip devredilmediği üzerinde durularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkin davada, itiraz süresinde olmayıp takip kesinleştiğinden, davacının itirazın kaldırılmasını istemesinde hukuki yararının bulunmadığı, buna göre mahkemece itirazın kaldırılması isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Alacaklının ödeme süresi olan 30 gün geçmeden merciden tahliye istemesi yasal olmadığından tahliyeye ilişkin isteminin reddine yönelik temyiz itirazı yerinde değilse de, itirazın kaldırılmasına ilişkin istemi yönünden gerekli incelemenin yapılarak oluşacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken aynı nedenle itirazın kaldırılması isteminin de reddinin isabetsiz olacağı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.