Tahliye talebi olmadan icra müdürlüğünce kendiliğinden örnek 13 ödeme emri düzenlenerek gönderilmesinin hukuki sonuç doğurmayacağı,hukuki sonuç doğurmayan ödeme emrine dayanarak tahliyeye karar verilemeyeceği-
Tahliye tarihinin taraflar arasında çekişmeli olması halinde; kiralananın fiilen boşaltıldığını ve anahtarın teslim edildiğini, böylece kira ilişkisinin kendisince ileri sürülen tarihte hukuken sona erdirildiğini kanıtlama yükümlülüğünün, kiracıya ait olduğu, kiracının, kiralananı kendisinin ileri sürdüğü tarihte tahliye ettiğini ispatlayamaması halinde, kiralayanın bildirdiği tahliye tarihine itibar olunması gerektiği-
İİK.nun 269/III maddesi gereğince davacı alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren altı ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebileceği, icra dosyasında İİK.nun 59. maddesi uyarınca itiraz dilekçesi davacı alacaklıya tebliğ edilmediğine göre itirazın kaldırılması ve tahliye davasının süresinde açıldığının kabulü gerekeceği-
İtirazın iptali davası ile birlikte, takibe konu edilmeyen muaccel alacağın istenmesinde usul ve yasaya aykırı bir yönün bulunmadığı, bu durumda, toplam alacak miktarı gözetildiğinde görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu, mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olduğu gözönünde tutularak, mahkemece işin esası incelenmek sureti ile hasıl olacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekeceği-
Kira akdinin feshinden sonra işleyecek kira alacağının "ecrimisil" niteliğinde olacağı ve ilamsız takip konusu yapılamayacağı
Kira sözleşmesinden kaynaklanan kiralanana yapılan faydalı ve zaruri masrafların tahsili istemine ilişkin dava 6100 sayılı HMK'nun yürürlüğe girmesinden sonra 25/05/2012 tarihinde açıldığına ve uyuşmazlık da kira ilişkisinden kaynaklandığına göre görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu-
Borçlunun kira ilişkisine açıkça karşı çıkmaması karşısında İİK'nin 269/2. maddesi gereğince sözlü kira ilişkisinin kesinleştiğinin kabulü gerekeceği, öte yandan kira miktarını ve ödeme zamanı ile şeklini kanıtlama yükümlülüğünün davacıya, kira paralarının ödendiğini ispat külfetinin de davalıya ait olduğu, borçlunun takibe vaki itirazının, talep edilen kira miktarına yönelik itiraz niteliğinde olduğu, aylık kira bedelinin miktarını davacı ispat edemez ise, davalının beyan ettiği aylık kira miktarının borcun hesabında esas alınması gerekeceği- Mahkemece, takip konusu alacağın ait olduğu aylar ile miktarlarının davacı vekiline açıklattırılması ve davalı tarafça ibraz edilen ödeme dekontlarından davalı tarafından davadan önce ve dava sırasında ödeme yapıldığı anlaşıldığından, davalı tarafından yapılan bu ödemeler üzerinde de durularak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Kesinleşmiş tahliye ilâmına dayanan takibin, icra mahkemesi (tetkik mercii) tarafından tedbir kararı verilerek durdurulamayacağı–
Kiralananın tahliyesinin ancak malik veya kira sözleşmesinin tarafı olan kiraya veren tarafından istenebileceği- Kira alacağının temliki ile kira sözleşmesinin taraflarının değişmeyeceği, sadece kira alacağını temlik alanın tahliye isteyemeyeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.