Davalı banka vekilinin itirazında icra müdürlüğünün yetkisine itiraz etmemiş olması nedeniyle, icra dairesinin yetkisinin kesinleştiği gözetilmeden, bu konuda karar alınıp, “talep halinde dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesine” hükmedilmesinin bozmayı gerektireceği-
Araç sürücüsünün tam kusuru ile sebebiyet verdiği zararı güvence yönetmeliği ve mevzuat gereği ödemek durumunda kalan davacının yine yönetmelik gereği ödediği tazminatı, araç sürücüsünün mirasçısı olan davalılara rücu edilebileceği-
Mahkemece, yapılacak işin bozma ilamında belirtilen fatura, sevk irsaliyesi, sipariş formları ve davalı tarafından davacı adına kesilen nakliye faturası ile ilgili olarak tarafların beyanları alınıp bu konuda araştırma ve inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesinden ibaret olduğu-
Taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesinin özel şartlar bölümünde kiralananın apartman giderlerinin kiracıya ait olduğunun belirlendiği ve kiracıya üç ay önceden tek yanlı fesih ihbarla kira sözleşmesini sona erdirme hakkı tanındığı, bu itibarla tarafların yeniden kiraya verme süresini üç ay ile sınırlandırdığının kabulü gerektiğinden, tahliye tarihinden itibaren üç aylık makul süre içerisinde davalı kiracının aidat bedelinden de sorumlu olduğu-
Davalı taşınmazı cebri icra yoluyla tahliye ettiğini iddia etmiş ise de buna ilişkin delillerini ibraz etmemiş olup, mahkemece tarafların tahliyeye ilişkin delillerinin araştırılıp toplandıktan ve taşınmazın kiralanmasına ilişkin ihale evrakları getirtildikten sonra taşınmazın tahliye tarihi belirlenerek davalı kiracı olan tarihine kadar ki kira bedelinden sorumlu olacağından bu tarihe kadar olan kira borcu üzerinden davalının itirazının iptaline karar vermek gerektiği-
19. HD. 19.12.2019 T. E: 2018/845, K: 5621-
Hem icra dairesinin hem de mahkemenin yetkisine itiraz durumunda, dava şartı olduğundan, öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın incelenmesi gerekeceği-
Alacağın masaya kabulü sonucunda davanın konusu kalmadığı, müflis bankanın faturadan kaynaklanan borcunu ödemeyerek bu davanın açılmasına sebebiyet vermesi nedeniyle yargılama giderlerinden ve maktu vekalet ücretinden sorumlu tutulmasında yasaya aykırılık bulunmadığı- İflas kararı verilmesiyle birlikte Fon'un talebi üzerine icra hukuk mahkemesince atanan iflas idare memurları, müflis bankanın yasal temsilcisi konumunda olup dava açılmasında kusurlarının bulunup bulunmamasının eldeki dava bakımından bir önem arzetmediği- 5411 sayılı Kanun'un 140 ıncı maddesi uyarınca faaliyet izni kaldırılan veya tasfiyeleri Fon eliyle yürütülen bankaların her türlü harçtan muaf olduğu, davalı müflis bankanın harçtan muaf olduğu gözden kaçırılarak yargılama giderleri içerisinde maktu harçtan sorumlu tutulmasının doğru olmadığı gibi davacıya iadesine karar verilen fazla harcın yeniden yargılama giderlerine dahil edilerek mükerrerliğe yol açacak şekilde davalıdan alınarak davacıya verilmesinin doğru olmadığı-
Davaya konu kaçak su kullanma tutanağının ve kaçak tahakkukunun davalı apartman yöneticiliği adına düzenlendiği anlaşılmakta olup, bu durumda davalı yönetime 634 s. K. mad. 35 uyarınca husumet yöneltilebileceğinin kabulü gerektiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.