E.tmanın önlenmesi, ecrimisil ve tazminat isteklerine ilişkin davada, öncelikle davada ileri sürülen isteklerden el atmanın önlenmesi isteği ile ilgili olarak keşfen saptanan dava değeri üzerinden peşin harcın alınması, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekirken, anılan husus gözardı edilerek işin esası bakımından hüküm kurulmasının doğru olmadığı- Ecrimisil istemi dava tarihinden önceki döneme ilişkin olup davacının dava açıldığı tarihte maliki olduğu taşınmazlarla ilgili olarak ecrimisil miktarının belirlenmesi ve davacının taşınmazlardaki payı oranında belirlenecek ecrimisile hükmedilmesi gerekeceği-
Tapu kaydında düzeltim-
Taşınmaz orman sınırları içinde olduğu halde yapılan arazi kadast­rosu ile yolsuz olarak tapu kaydı oluşturulmuş ise de bu ikinci kadastro yolsuz ve geçersiz olduğundan davacıya hiçbir zaman mülkiyet hakkını kazandırmayacağı- Bu tür kayıtlarda iyiniyetle edinme kuralının da uygulanamayacağı-
Tarafların müştereken malik bulundukları taşınmazda ahşap yığma bina şeklinde yapılan iki bölmeli depoyu diğer hissedarların rızası ile davacının 2005 yılına kadar işyeri olarak kullandığı, yapının 2005 yılından 2010 yılına kadar boş kaldığı, taşınmazın kullanılabilmesi için 2010 yılında diğer maliklerin rızası alınmadan şikâyet edilen hissedarlardan ikisi tarafından çatı sökülmek suretiyle tadilata başlanması ve taşınmaza bitişik hazine arazisine kazıkların çakılması üzerine Kaymakamlık kararı ile müdahele edilen hazineye ait taşınmaza tecavüzünün men'ine, taşınmazda üstün hak iddiasında bulunan tarafların görevli mahkemeye müracaat haklarının olduğuna karar verildiği, davalının idari tahkikat sırasında dava konusu taşınmazda emlak bürosu açmak için tadilata başladığına ilişkin beyanda bulunduğu, izinsiz yapılan tadilat nedeniyle yapı tatil tutanağı düzenlendiği anlaşılmakla, söz konusu kararlar ile tüm dosya kapsamından davalının müşterek mülkiyete konu taşınmazda emlak bürosu açmak için diğer maliklerin rızasını almadan tadilat işlemlerine başladığı ve taşınmazın mevcut çatısını yıktığı, yıkılan çatı nedeniyle davacının babasının payından dolayı miras hissesi oranında zarara uğradığı sabit olduğundan, davacının taşınmaza verilen zararının ve diğer zararlarının kapsamı belirlenerek hüküm altına alınması gerektiği-
İtirazın iptali istemine ilişkin davada, davalı taşınmazda kendisinin de paydaş olduğunu, intifadan men koşulunun oluşmadığını savunmuş olup, gaip olan kişiler için intifadan men koşulunun aranmasına gerek bulunmadığı-
Komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önelenmesi ve eski hale getirme istemlerine ilişkin davada, davalının taşınmazının banyosunda bulunan temiz ve pis su gider borularının değiştirilmesi gerekip gerekmediği inşaat mühendisi bilirkişiden rapor alınmak suretiyle kesin olarak belirlenerek karar verilmesi gerektiği-
Davacı tapu malikinin noter huzurunda imzalamış olduğu muvafakatname ile, davaya konu taşınmaz üzerinden davalının ihtiyacı olan elektrik direği ve havai hattın davalının ihtiyacını gidermek üzere ücretsiz olarak geçirilmesine muvafakat ettiği, davalı tarafından dosyaya üç adet adi yazılı ve tarihsiz sözleşme sunulduğu, bu sözleşmelerde davacının kiraya veren, davalının da kiralayan sıfatıyla imzalarının yer aldığı, davacı tarafın bu belgelere itirazı olmadığı fakat kendisine ödeme yapılmadığına yönelik itirazı olduğu, davacının el atmanın önlenmesi ve kal istemli davayı açmakla muvafakati geri aldığı, davacının mülkiyet hakkına dayanan elatmanın önlenmesi kabulüne karar verilmesi, işyeri faaliyetinin sona erdiği tarih ve davacının talebi de dikkate alınarak davacı lehine ecrimisile hükmedilmesi, keşif sonrası düzenlenen bilirkişi raporlarına göre, davalının işyeri faaliyeti devam ederken kullandığı elektrik direklerine ait havai hattın, işyeri faaliyeti sona ermiş olsa bile, davaya konu parsel üzerinden geçtiği sabit olduğuna göre, havai hattın kaldırılmasına yönelik kal talebinin de kabulüne karar verilmesi gerektiği-
Gerekli dikkati gösteren herkesin kayıtlarda malikin kim olduğunu anlayamayacağı hallerde tapu sicilinde yazılı olan malikin bilinmediğinin kabulü gerekeceği-
Uzun yıllar programa alınmayan imar planının hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen davalı İdarece, pasif ve suskun kalınmak ve işlem tesis edilmemek suretiyle taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle idarenin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bu eylemi ile kamulaştırmasız el koyma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü gerekeceği ve kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığının doğal sonucu; idarenin hukuka aykırı eylemiyle mülkiyet hakkı engellenen taşınmaz mal sahibinin, dava yoluyla kamulaştırmasız el koyma hükümleri doğrultusunda mülkiyetin bedele çevrilmesini yani idareden değer karşılığının verilmesini isteyebileceği- Taşınmaza davalı idarece fiilen el atılmamışsa da kanunda belirtilen süre içinde imar planına uygun herhangi bir işlem tesis edilmediğinden kamulaştırmasız el atma olgusu gerçekleşmiş olup; taşınmazın aynına ilişkin bu davaya bakmanın Adli Yargının görevi olduğu-
Anayasa’nın yürürlüğünün durdurulması kararının verildiği 17.03.2011 tarihinden önce açılmış bulunan davalar bakımından maliki 20 yıl önce ölmüş ve o tarihten dava tarihine veya kayıt maliki adına bulunan tapu kaydının intikal gördüğü tarihe kadar diğer kazanma koşulları yanında 20 yıllık kazanma süresi de dolmuş ise, bu tür davalar bakımından kazanılmış (müktesep) hakkın kabulünün gerekeceği, uyuşmazlığa konu yapılan tapu kaydı; malikin ölüm tarihinden itibaren 20 yıllık kazanma süresi geçtikten sonra intikal görmüş ise bu tür intikal gören kaydın hukuken bir değer taşımayacağı ve intikal maliklerine herhangi bir hak bahşetmeyeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.