Tasarrufun iptali davalarında, üçüncü kişinin dava konusu malı elinden çıkardığı tarihteki gerçek değeri oranında ve icra dosyasındaki asıl alacak ve ferileriyle sınırlı olarak nakden tazminle sorumluluğunun değerlendirilmesi gerektiği, dava konusu edilen taşınmazın dava dışı 4. şahısa devir tarihi itibariyle gerçek değerinin tespiti gerektiği- Tasarrufun iptali davalarında müddeabih ve dolayısıyla harcı belirleyecek değerin, borç miktarı ve tasarrufa konu taşınmazın değeri dikkate alınarak belirleneceği ve hangisi az ise harç alınacağı-
Manevi tazminata konu olan yayınların yapıldıkları tarihlerdeki görünür gerçeğe uygun oldukları, basının somut gerçeği araştırma yükümlülüğü bulunmadığı, haber niteliğinde olan yayınların yayınlanmasında kamu yararı bulunduğu, güncel nitelikteki askeri soruşturma kapsamında elde edilen bilgilerin toplumun haber alma hakkı kapsamında kamuoyuna sunulduğu anlaşıldığından, bu durumun, davacının kişilik haklarına saldırı teşkil etmediği-
Takibe konu senetlerin işçi işveren ilişkisi sebebiyle düzenlendiği hallerde uyuşmazlığın iş mahkemelerinde çözümlenmesi gerekeceği-
İİK. 265 uyarınca; «ihtiyati haciz kararının dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı» kararı veren mahkemeye itirazda bulunulabileceğinden, bu konuda başvurulan icra mahkemesince (tetkik merciince) «görevsizlik kararı» verilmesi gerekeceği-
Borçlunun satılan malı üzerinde haczi bulunmayan alacaklılara da sıra cetvelinde pay ayrılan icra memurunun düzenlediği sıra cetveline yönelik şikâyetin icra mahkemesinde (tetkik merciinde) çözümleneceği-
Dava, kira sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, 6100 sayılı HMK'nun yürürlüğe girmesinden sonra açıldığına göre görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu, mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekeceği-
Şikâyetçinin talebinin, şikâyet olunan banka lehine tesis edilen rehnin kapsamına ilişkin olup, rehnin temin ettiği alacağın tespitine yönelik olduğu, bu durumda, mahkemece işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesinin hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
HUMK'nun 8.maddesine göre, malvarlığından doğan değer veya miktarı 400.000.000 TL'yi geçmeyen davalara Sulh Hukuk, daha fazlasına ise Asliye Hukuk Mahkemesi bakmakla görevlidir. Ancak, taraflar arasında hizmet sözleşmesi bulunduğuna göre bu gibi hizmet sözleşmesinden doğan uyuşmazlıklara ilişkin davaların (sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanmış olsa bile) İş Mahkemelerinde görülmesinin gerekeceği-
Taraflar arasında kira ilişkisi bulunduğu anlaşılmakla, 6100 Sayılı HMK'nun 4/1-a maddesi gereğince uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekeceği-
Uyuşmazlığın tüketici kredisi niteliğindeki Bireysel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, 6502 Sayılı T.K.H.K.'nun 3/1-l, 73/1 ve 83/2 maddeleri uyarınca Tüketici Mahkemesi görevli olduğundan mahkemece işin esasına girilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilmesinin doğru olmadığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.