Alacağın esas ve miktarına ilişkin itirazlarda, genel mahkemelerin görevli olduğu-
Mahkemece, iflasına karar verilen davalı borçlular yönünden iflas idaresi oluştuğuna ve İİK'nın 226. maddesine göre adi tasfiyede iflas masasının kanuni mümessili iflas idaresi olduğuna göre, iflas idaresine tebligat yapılarak, münferiden ya da müştereken temsil durumuna göre iflas idare memuru ya da memurları veya varsa vekili huzuru ile davaya kayıt kabul davası olarak bakılması; iflas idaresince, kaydına karar verilen miktar yönünden davanın konusuz kaldığının kabulü, varsa kabul edilmeyen kısım yönünden ayrıca kayıt kabul davası açılmamışsa alacağın iflas masasına karşı kayıt kabul davası olarak devam edilmesi, diğer davalılar yönünden de uyuşmazlığın esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Alacak davası-
Yasaların yürürlük tarihiyle bağıntılı olmaksızın, kart hamilinin de tacir olduğu durumlarda, kart veren kuruluş ile tacir olan kart hamili arasındaki davalarda görevli mahkemenin "asliye ticaret" mahkemesi olacağı- 5464 s. Kanunun yürürlüğe girmesinden (01.03.2006) sonra ancak 6502 s. Kanunun yürürlüğünden (28.05.2014) önce; kartı veren kuruluş tarafından, "tüketici" sıfatını haiz kart hamiline karşı açılan davalarda, 5464 s. Kanunun 44/2. maddesi uyarınca, dava değerine göre sulh hukuk ya da "asliye hukuk" mahkemesinin görevli olduğu, davanın, HMK.'nın yürürlüğe girmesinden sonra açılması halinde, dava değerine bakılmaksızın "asliye hukuk" mahkemesinin görevli olduğu; dava, 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 s. TTK'nın 6335 s. K. ile değişik 5. maddesi uyarınca asliye hukuk ve asliye ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisine dönüştürülmeden önce, asliye ticaret mahkemesine açılmış ve taraflarca iş bölümü itirazında bulunulmamışsa, ortada "görev uyuşmazlığı" bulunmadığından, bu davaya "asliye ticaret" mahkemesince devam edilmesi gerekeceği-
Davacının ortak olup olmadığının belirlenmesine yönelik davaların, salt malvarlığı kapsamında görülemeyeceğinden, görev hususunun parasal değere göre belirlenmesinin de mümkün bulunmayacağı,davanın sulh hukuk mahkemesinde görüleceğine dair yasal bir düzenleme mevcut olmadığından işbu davaya bakmanın asıl görevli mahkeme olan asliye hukuk mahkemesinin görevine girdiği -
Tazminat davası-
683 El atmanın önlenmesi isteğinde asliye hukuk mahkemesi görevli ve göreve ilişkin kurallar kamu düzeninden olup, taraflarca bu yönde bir itiraz ileri sürülüp sürülmediğine bakılmaksızın, yargılamanın her aşamasında hakim tarafından re'sen gözetilmesi gerekeceği-
İtirazın iptali davası-
Takip dayanağı ilam, bozulmuş olup yeniden yapılan yargılama sonucu iş mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş ve bu karar kesinleşmiş ise de; İİK. mad. 40/2 uyarınca, borçlunun ‘‘hiç veya o kadar borcu olmadığı’’ henüz kati bir ilamla kesinleşmemiş olduğundan, icra takibi İİK mad. 40/1’e göre olduğu yerde duracağından hacizlerin kaldırılmasına karar verilemeyeceği-
Trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle takdir olunan manevi tazminatların (10.000 ve 5.000'er TL.) az olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.