Alacağın miktarına ilişkin davalarda genel mahkemenin görevli olacağından,alacağın miktarına ilişkin olarak davanın genel mahkemede açılması halinde görevsizlik kararı verilip,şikayetin reddine değil dosyanın talep halinde görevli mahkemeye gönderilmesi gerekeceği-
Tapu kayıtlarında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi ve kayıt maliki ile aynı kişi olunduğunun tespiti işleri de HMK'nın 382. maddesinde belirtilen çekişmesiz yargı işlerinden sayıldığı
Trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkin davada, davalı Belediye Başkanlığının yürütmekle yükümlü bulunduğu kamu hizmetine ilişkin olarak uygulamaya koyduğu proje çerçevesinde yol çalışması yaptığından ve yol çalışması sırasında yeterli önlemlerin alınmadığı gibi uyarı işaret ve levhalarının eksik konulmasından zararın doğduğu ileri sürüldüğünden, davanın hizmet kusuruna dayandığı, tam yargı davası niteliğinde olduğu; böyle bir uyuşmazlığın idari yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği-
Borçların ödendiği yolundaki itirazın alacağın esas ve miktarına yönelik olduğu-
Kamu araçlarının verdikleri zararlardan dolayı idare, kamu hukuku kurallarına göre değil, “işleten” sıfatıyla özel hukuk kurallarına göre sorumlu tutulabileceğinden davalının işleteni olduğu aracın neden olduğu zararın tazmini isteği ile açılan davanın adli yargı yerinde görülmesi gerektiği-
İİK. 265/1 hükmü uyarınca ihtiyati hacze itirazı inceleme görevinin ihtiyati haciz kararını veren mahkemeye ait olacağı-
TKHK 3. maddesi uyarınca, tüketicinin; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işleminin; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade ettiği, TKHK 73. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngördüğü, bir hukuki işlemin sadece 6502 Sayılı yasada düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığı tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmediği, ayrıca bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin de tüketici olmasının zorunlu olduğu- Eldeki davada, davacının S. Klubü derneği, davalı avukata karşı, iade edilmeyen avans ödemesinin tahsili için başlattığı icra takibine vaki itirazın iptalini istediği, davacı, S. Klubü Derneği mesleki faaliyeti kapsamındaki işleminden dolayı 6502 sayılı Yasada tanımlanan tüketici vasfını taşımadığı, vekalet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların 6502 sayılı Yasa kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerekeceği, davacının, tüketici yasasında tanımı yapılan tüketici kapsamında olmadığından, taraflar arasındaki ilişkinin, 6502 sayılı Yasa kapsamı dışında kaldığı, davaya bakma hususunda genel mahkemelerin görevli olduğu-
Tapu iptali ve tescili istemi-
«Yediemine ücret takdiri işlemiyle ilgili şikâyetlerin», asıl takibin yapıldığı icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesi (tetkik mercii) tarafından incelenebileceği–
Borçluya ait mahcuz satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline itiraz, alacağın sadece esas ve miktarına ya da hem sıraya hem de esas ve miktarına yönelikse dava yoluyla genel mahkemede (İİK'nın m.142/1), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla İcra Mahkemesi'nde (İİK'nın m.142/son) ileri sürülmesi gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.