İcra ve İflâs Kanunu'nun 265/I kanun hükmündeki mahkeme ihtiyati haciz kararını veren mahkeme olup, menfi tespit davasına bakan mahkemenin alacağın esasını inceleyen mahkeme olarak nitelendirilmesi suretiyle görevsizlik kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Şikayetçilerin talebi alacaklarının işçi alacağı niteliğinde olduğu ve Yasa'nın tanıdığı imtiyaz nedeniyle ilk sırada yer alması gerektiği noktasında olup, itirazın sıraya yönelik olduğu, bu istemin içeriğine göre alacağın niteliğinin belirlenmesi, esasa yönelik bir incelemeyi gerektirmeyeceğinden uyuşmazlığın çözüm yerinin icra mahkemesi olduğu-
Ödenen tazminatın rücuan tahsili istemiyle açılmış olan davanın, bir iptal davası veya idari sözleşmeden kaynaklanan bir dava olmadığı, söz konusu davanın aynı Kanun hükmü anlamında “tam yargı davası” niteliği taşımadığı, tam yargı davalarının ancak her hangi bir idari eylem ve işlemden dolayı kişisel hakkın doğrudan muhtel olması halinde ve o kişisel hakkın sahiplerince açılabileceği; dolayısıyla, her hangi bir davanın tam yargı davası olarak nitelendirilebilmesi için, ortada öncelikle bir idari işlem veya eylemin bulunmasının gerektiği ve ayrıca bu işlem veya eylem nedeniyle kişisel bir hakkın ihlal edilmiş olmasının da gerektiği-
Kira sözleşmesinin tarafı olmayan davacının, hakkında yapılan iki ayrı icra takibi sonucu haciz baskısı altında yaptığı ödemelerin iadesini istediği davanın, HMK. mad. 4/a uyarınca, sulh hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği-
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmakta olan uyuşmazlıkların ticari davalardan olmadığı-
Kaza yapan kaskolu şirket araçlarının şoförlerinden sigorta şirketince ödeme yapılmaması ihtimaline karşılık alınan senede dayalı menfi tespit davasında görevli mahkeme- Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesinin, Yargıtay Hukuk Dairesi ile olumsuz görev uyuşmazlığı çıkaramayacağı-
Dava, mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi davası olarak açıldığına göre uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu-
MK. 126’e dayanan evlenmeye izin davalarında, asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğu–
Davalının ödenmemiş işçi alacakları için kendisine vermiş olduğu vekaletname gereğince iş mahkemesinde dava açtığını, avukatlık hizmetini eksiksiz olarak yerine getirdiğini fakat davalının kendisini haksız azlettiğini ileri sürerek vekâlet ücreti alacağına ilişkin olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL ‘nin davalıdan tahsiline-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.