Kayyım vekilinin davayı atiye terk etmeye dair beyanı, davalının 7.3.2007 tarihli oturumda “çocuğu tanıyacağına” ilişkin açıklaması üzerine verilmiş olup, kayyım vekilinin atiye terk iradesi, çocuğun tanınacağına ilişkin davalının taahhüdüne dayanmakta olup mahkemece, davalıya; çocuğu usulüne uygun tanıması için uygun mehil verilerek; sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Bir işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışırsa vesayet makamının ilgilisinin isteği üzerine veya re'sen temsil kayyımı ataması gerekeceği-
3561 sayılı Kanuna dayalı olarak açılan kayyım atanması istemi-
Vesayet altındaki kişinin, vasinin açık veya örtülü izni veya sonraki onamıyla ve ayrıca vesayet makamının izniyle kambiyo senedi düzenleyebileceği—
Sendikanın malvarlığı ile ilgili olarak korunması gerekli bir hazine menfaati bulunmayacağından ve davada temsil kayyımı atanması istendiği hususu dikkate alınarak mahkemece kayyım adayları arasından seçilecek bir kişinin kayyım olarak atanmasına karar verilmesi gerekirken, mahallin en büyük mal memurunun atanmasının doğru olmadığı-
Taraf teşkilinin sağlanması, yargılamanın her aşamasında re'sen göz önünde bulundurulması gereken dava şartlarından olup, bu koşul yerine getirilmeden davanın esası hakkında karar verilmesinin hukuken mümkün olmadığı-
8. HD. 02.03.2017 T. E: 927, K: 2921-
8. HD. 19.01.2017 T. E: 136, K: 521-
Acele hallerde vasinin geçici önlemler alma yetkisi saklı kalmak üzere vasinin dava açması için vesayet makamının izni gereklinin olduğu (TMK. mad. 462/8)- 

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.