Borçlunun haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine başvurusunun haklı olduğu nazara alınarak yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerektiği-
‘İlama aykırılık nedeni’ne dayalı şikayetlerin süreye bağlı olmadığı–
Kıdem tazminatı için mahkemece yapılacak işin; tarafların bildirdikleri bankalardan hakkın doğum tarihinden itibaren birer yıllık devreler halinde bankalarca mevduata fiilen uygulanan en yüksek faiz oranının sorulması, hakkın doğum tarihinden itibaren takip tarihine kadar istenebilecek faiz miktarının bilirkişiye hesaplattırılması şeklinde olması gerekeceği-
Somut olayda, mahkemece 02.09.2015 tarihinde muhtıra düzenlendiği; eksik yatırılan 210,00 TL gider avansını muhtıranın tebliğinden itibaren iki hafta kesin süre içinde yatırması için kesin süre verildiği; muhtıranın 08.09.2015 tarihinde tebliğ edildiği; borçlu vekilinin temyiz dilekçesine ek evrakta eksik gider avansının 10.09.2015 tarihinde yatırıldığı; bu husus dikkate alınarak karar verilmesi gerektiği-
İİK.nun 16/2. maddesinde, bir hakkın yerine getirilmesinden kaynaklanan şikayetler süre ile sınırlandırılmamış olup; istem ilama aykırılığı içermekte ve ilama aykırılık şikayeti kamu düzenine ilişkin olduğundan İİK.nun 16/2. maddesi kapsamında değerlendirilip şikayet konusu asıl alacak ve işlemiş faiz yönünden takibin iptaline karar verilmesi yerine şikayetin süreden reddinin isabetsiz olacağı-
Uyuşmazlık ve Hukuki NitelendirmeTaraflar arasındaki uyuşmazlık, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre bozma ilâmının gereğinin yerine getirilip getirilmediği noktasında toplanmaktadır...
Somut olayda; alacaklı vekilince 18.03.2021 icra müdürlüğüne sunulan takip talebiyle 47.177.327,13 Euro ve 8.239.255,31 TL üzerinden takibe başlandığı, 18.03.2021 tarihli icra emrinde de aynı miktarların tahsili istenmekle birlikte yabancı para alacağının TL karşılığı gösterilmediği gibi, harca esas değerinin de Türk Lirası olarak yazılı olmadığı, daha sonra alacaklı vekilinin talebi ile 16.04.2024 tarihli icra emrinde ise yabancı para alacağının TL karşılığının gösterildiği, aynı takip dosyası üzerinden İİK 58/3'e göre 18.03.2021 ilk takip talebi iptal edilmediği sürece ayakta olduğu ve borçlu tarafından şikayet dilekçesinde iptali istenen icra emrinin 18.03.2021 tarihli icra emri olduğu ve bu icra emrinde de yabancı para alacağının TL karşılığının gösterilmediği- İlk derece mahkemesince, 18.03.2021 tarihli takip talebi ve icra emrinde yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden 8.239.255,31 TL talep edilmiş ise de; esas hükmün fer’isi niteliğinde olan bu alacak kalemleri kural olarak ilamın bölünmezliği ilkesi nedeniyle bütün olarak icrası talep edilebilecek olup asıl alacaktan ayrı, fer’i nitelikteki alacakların takibe konu edilmesi mümkün olmadığından, kamu düzeni ile ilgili olan İİK’nun 58. maddesi gözetilmek suretiyle, 18.03.2021 tarihli takip talebinde 47.177.327,13 Euro yabancı para alacağının harca esas değer olarak Türk Lirası karşılığı gösterilmediğinden takibin tümden iptaline karar verilmesi gerektiği-
Direnme kararı verildikten sonra söz konusu karar esas yönünden bozulmadan başka bir karar verilmesinin mümkün olmadığı ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 12.03.2019 tarihli ve 2017/12-766 Esas 2019/289 Karar sayılı kararında direnme kararının esas yönünden doğru veya yanlış olduğu yönünde bir inceleme yapılmadığı hususu göz önüne alındığında, mahkeme tarafından Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun bozma kararında açıklandığı şekilde bir direnme kararı verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile direnme kararı esastan bozulmuş gibi yorumlanarak Dairemizin bozma kararının gereğini yerine getirecek şekilde araştırma ve inceleme yapıldıktan sonra davanın kabulüne dair karar vermesinin isabetli olmadığı-
Mahkemece, kamu düzeni ile ilgili olan İİK’nun 58. maddesi gözetilmek suretiyle, şikayete konu icra emrinde yabancı para alacağının harca esas değer olarak Türk Lirası karşılığı gösterilmediğinden bu alacak kalemi yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
İlamda açıkça "avans faizin" uygulanmasına karar verildiği buna göre alacağa 3095 sayılı Yasa'nın 2/2. maddesinde öngörülen avans faiz oranlarının uygulanması gerektiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.