Manevi tazminat davası-
Mahkemece davalının davacıların oluşan zararından dolayı kusuru bulunmadığının kabulü ile bu davalı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Asıl işveren ve alt asıl işveren arasındaki sözleşmenin muvazaalı olması veya yasal unsurları taşımaması halinde, asıl işveren başlangıçtan beri gerçek işveren olduğundan, alt işverenin bu anlamda işverenlik sıfatı bulunmadığından, işe iade isteyen alt işveren işçisinin asıl işveren işyerine işe iadesine işe iadenin mali sonuçlarından gerçek işveren ile muvazaalı işlemin tarafı olan kişi, kurum veya kuruluşun müştereken ve müteselsilen sorumluluğuna karar verilmesi gerektiği- Dosya içerisine sunulan hizmet alım sözleşmesinin 01.01.2014-31.12.2014 tarihleri arasında 2014 yılı park, bahçe ve yeşil alanların bakım işlerinin yapılması için 30 işçi , 5 şoför , 1 marangoz ustası, 2 marangoz yardımcısı, 2 tesisat ustası çalıştırılmasına ilişkin olduğu görülmekle birlikte, hizmet alım sözleşmesi ve tanık beyanları davalılar arasındaki ilişkinin niteliğini tespite yeterli olmadığından, mahkemece, davacının ne iş yaptığı, yapılan işin hizmet alım sözleşmesi ve eki teknik ve idare şartnameler kapsamında olup olmadığı belirlenmeli, yaptırılan iş yönünden davacıya emir ve talimatların kim/kimler tarafından verildiği, araç-gereçlerin nasıl temin edildiği, asıl işverenin gözetim ve denetim yükümlülüğünü aşacak boyutta ve özellikle yüklenici firmanın işverenlik sıfatını ortadan kaldıracak, onu bordro ya da kayden işveren durumuna sokacak hususların olup olmadığı üzerinde durularak bu hususların açıklığa kavuşturulması ve özellikle de yüklenici şirketin, işyerinde davalı İdareden ayrı ve bağımsız olarak kendine özgü organizasyon yapısı oluşturup oluşturmadığı, hukuki, fiili ve ekonomik bağımsızlığının bulunup bulunmadığı, davalı İdareden başka ticari faaliyetleri bulunup bulunmadığı yani salt davalı İdareye hizmet vermek amacıyla hareket edip etmediği, aralarındaki ilişkinin işçi temini niteliğinde kabul edilip edilmeyeceğinin tespit edilmesi gerektiği-
İşlenme hakkını izin almadan işleyen, çoğaltan, çoğaltılmış nüshaları yayan, temsil eden veya her türlü işaret, ses ve görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletenlerden izni alınmamış hak sahipleri sözleşme yapılmış olması halde isteyebileceği bedelin veya kanun hükümleri uyarınca tespit edilecek rayiç bedelin en çok 3 katı fazlasını isteyebileceği- Taraflar arasındaki yazılı bir sözleşme olmaması, ifa edilen proje dikkate alındığında eser sahibinin mimari projedeki değişikliği kabul zorunluluğu bulunmadığı ancak tadilat projesi yönünden değişiklik yapılacaksa da bunun eser sahibinden izin alınmak ve kendisine ihtar göndermekle talep edilebileceği, somut olayda bu hususların yerine getirilmediği gerekçesi ile davanın reddinin gerektiği-
Bozma üzerine yapılan yargılamada, mahkemece bozma ilamına uyup uymama yönünde karar verilmeden evvel, bozmada işaret olunduğu üzere davalı S.’a tebligat yapılıp yapılmadığının araştırılması yoluna gidildiği ve tebligat yapıldığı yönünde gelen cevabi yazılar dayanak alınarak direnme kararının verildiği; bu durumda ortada direnme kararı bulunmayıp, bozmadan esinlenilerek yapılmış araştırmaya dayalı yeni bir hükmün bulunduğu, dolayısıyla dosyanın, yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesi gerektiği-
Hükmü temyiz etmeyen alt işverenler yönünden bozma sebeplerine göre davanın reddine karar verilmesinin usuli kazanılmış hak ilkesinin ihlali mahiyetinde olduğu-
İvazlar arasında önemli bir oransızlık yoksa açılan davanın reddedilmesi gerekeceği-
Şirket üst düzey yöneticilerinin, SSK.’na karşı, işveren (şirket) ile birlikte -prim borçlarından dolayı- müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu–
Sanıkların davanın açılmasına sebebiyet verip vermedikleri ve itirazlarında haksız olup olmadıkları tam olarak belirlenmeden, yargılama giderlerinin sanıklardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesinin kanuna aykırı olduğu-
Kaza anını gösteren CD görüntülerinin incelenmesinde desteğin kaskının takılı olup olmadığı hususunda herhangi bir bilginin bulunmadığı, alınan beyanlardan ve kaza tespit tutanağından desteğin kaskının takılı olduğuna ilişkin herhangi bir tespitin bulunmadığı, davacıların desteğinin ölüm sebebi incelendiğinde kafa travmasına bağlı beyin kanamasından kaynaklı vefat olduğunun anlaşıldığı, davalı vekillerinin vekalet ücretine ilişkin istinaf nedenlerinin reddine, hükmedilen manevi tazminat miktarının az olduğu gerekçesiyle davacılar vekilinin manevi tazminatın miktarına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile daha yüksek oranda manevi tazminata karar verilmesi gerektiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.