22. HD. 17.10.2018 T. E: 2017/15385, K: 22408-
Sözleşme maddelerinin içeriği göz önünde alındığında, davalı İdarenin ihale makamı olmayıp gerçekte asıl işveren olduğu sonucunun çıkarılarak, kendisine kusur izafe edilmese bile iş kazasından diğer davalı işveren şirketle beraber müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması gerekir mi?
22. HD. 09.10.2018 T. E: 4482, K: 21495-
Feshin geçersizliğine ve işe iadesine ilişkin davada, davalı belediyenin çalışma alanı içerisinde yardımcı iş kategorisinde değerlendirilebilecek hizmet sektöründe çalıştığı, davalılar arasındaki hizmet alım sözleşmesinin “destek personel” alımına ilişkin olduğu anlaşıldığı, davalı belediyenin, yardımcı işlerinden olan temizlik, büro, kat görevi, şoförlük, mutfak ve bahçe çalışması gibi destek hizmetlerini alt işverene vermesi 4857 sayılı Kanun'un 2/6-7. maddesi ve 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 67. maddesine göre mümkün olduğundan bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin bulunmadığı kabul edilmesi gerekti, bu anlamda, mahkemece, feshin geçerli sebebe dayanmadığının kabulü doğru ise de, davacı işçinin alt işveren nezdindeki işyerine iadesine ve iş güvencesi hükümlerinin mali sonuçlarından her iki davalının müştereken sorumluluğuna hükmedilmesi gerekirken; asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu sonucuna varılarak, davacının davalı belediyeye ait işyerine iadesi doğru olmadığı-
9. HD. 28.01.2013 T. E: 2012/23156, K: 3178-
Feshin geçersizliğine ve işe iadesine-
Feshin geçersizliğine ve işe iadesine-
Davalılar arasındaki ilişkinin kanuna uygun kurulup kurulmadığı ve muvazaaya dayanıp dayanmadığı hususu mahkeme tarafından yeterli derecede araştırılıp değerlendirilmemiş olup, davalı Belediye'nin 5393 sayılı Kanun hükümlerine göre asıl işini alt işverene vermesi mümkünse de, bir iş verilmeyip sadece işçi temini söz konusu olduğunda artık asıl işveren-alt işveren ilişkisinden söz etmek mümkün olmayacağından, davacının ne zamandan beri davalı Belediye'nin işinde çalıştığının, ne iş ya da işler yaptığının belirlenmesi, daha sonra bu döneme ait davalılar arasında yapılan sözleşmeler getirtilerek, tanık beyanlarına başvurulması, gerekirse yerinde keşif yapılarak davalı ile Belediye arasındaki asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığının belirlenmesi gerektiği-
Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kanuna uygun kurulmadığı ve davacının baştan itibaren davalının işçisi sayılması gerektiği-
Yüklenicinin sorumlu olduğu “ücretler”in içerinde ulusal bayram ve genel tatil günleri ile fazla çalışma saatlerine ilişkin ücretleri ile kıdem tazminatı olduğu, bu nedenle, asıl işveren ve alt işveren arasındaki sözleşme ve şartnamelerde, iş akdinin feshedilmesi nedeniyle doğan söz konusu tazminat alacaklarından tümüyle yüklenici alt işverenin sorumlu olacağına ilişkin düzenleme bulunduğundan, dava dışı işçiye yapılan dava konusu ödemeler nedeniyle davacı Belediyenin davalıya rücu edebileceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.