Dava konusu senedin hem rakamla hem de yazıyla olan kısımlarında miktarının ''yirmi milyon'' olduğu, senedin tanzim tarihinde ''TL'' para birimi geçerli olduğundan, senedin ''TL'' üzerinden düzenlenmiş olduğu, 01.01.2005 tarihinde ''YTL'' para birimi uygulamasına geçilmiş ve para biriminden altı sıfır atıldığından dolayı takip tarihi itibarıyla senetteki miktardan altı sıfır atılması gerektiği için senedin takip tarihi itibarıyla miktarının 'YTL'' ye eşdeğer ''20'' TL olarak kabulü gerektiği  ve bu durumda mahkemece dava konusu senedin belirtilen bu miktara (20 TL) vade tarihinden itibaren hesaplanacak faizi de gözetilerek belirlenecek miktar üzerinden davanın reddine, bakiye kısım yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece; davacı kurumdan emekli daire başkanı tarafından düzenlenen bilirkişi raporunun, uyuşmazlığın çözümü açısından, hükme esas alınacak nitelikte olmadığı, hal böyle olunca, mahkemece, taraflar arasında resen düzenlenen AK 117485607 no.lu abonelik sözleşmesinin davacı kurumdan temin edilerek, dosyanın uzman mühendis bir bilirkişiye verilmesi, bilirkişiden tarafların tüm delilleri değerlendirilmek sureti ile, dava konusu borcun kapsadığı dönemlerin ve davacı kurumun davalı taraftan isteyebileceği alacak miktarının tüm ferileri ile birlikte, davaya konu tahakkuk dönemleri esas alınarak, tahakkuk dönemlerinde yürürlükte olan tarife ve sözleşme hükümlerine göre hesaplanması konusunda denetime elverişli bir rapor alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Kural olarak tam ehliyetsizlerin hukuki işlemlerinin hükümsüz sayılsa da bu kuralın istisnalarının bulunduğu ve bunlardan birinin de TMK m. 2'de düzenlenen dürüstlük kuralı ve hakkın kötüye kullanılmaması ilkesi olduğu- Buna göre "herkesin haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kuralına uymak zorunda olduğu"- Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeninin korumadığı- 09.03.1955 T. ve 22/2 s. Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararında da belirtildiği gibi, mümeyyiz olmayan kimsenin, temyiz kudretini haiz olsa idi aynı surette hareket edecek -yani, normal zekalı bir insan dahi aynı tarzda muamelede bulunabilecek- idi ise, ehliyetsiz olduğundan bahisle muamelenin hükümsüzlüğünü ileri süremeyeceği- Takip konusu borca ilişkin sözleşmelerin imzalandığı tarihte “psikotik bozukluk” tanısı koyan rapor ile kısıtlı bulunan davalının, kredi kullanmak suretiyle bir menfaat elde etmiş olduğu- Davacı bankanın ödeme talebine kadar tam ehliyetli biri gibi hareket edebilen davalının borcun ifası istendiğinde ehliyetsizliğini ileri sürerek ifadan kaçınmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu-
Davalı tarafından davaya cevap verilmemesi, dava konusu vakıaların inkârı anlamında olduğu, mahkemece, ispat yükü kendisine düşen davacıya, 'malların davalıya teslim edildiğine ilişkin' delileri sorularak, hâsıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken sadece 'defter kaydına' itibar edilerek eksik inceleme ile hüküm kurulmasının bozmayı gerektireceği-
Alacaklının, depozito olarak aldığı 500 USD nun takip alacağından mahsubunu kabul ederek itirazın kaldırılması talebi için; İcra Tetkik Merciince 500 USD.nın takip tarihi itibariyle Türk Lirası karşılığı hesaplanarak kira parası borcundan düşülerek sonuca gidilmesinin gerekeceği-
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde arsa sahibine anahtar teslimi toplam altı adet daire verileceği teslimin yapı kullanma izin belgesi alındığı tarihte yapıldığının kabulü gerektiği fiili teslimlerin tam ve eksiksiz ifa niteliğinde olmadığı-
Takip konusu belgenin zamanaşımına uğradığından bahisle, alacaklının itirazın kaldırılması isteminin reddi halinde –İİK. nun 68/son maddesi uyarınca- esasa ilişkin nedenlerle alacaklının istemi reddedilmemiş olduğundan alacaklı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceği-
İtirazın iptali davası-
İtirazın iptali davası-
Satış faturasından kaynaklanan alacağın likit ve belirlenebilir mahiyette olduğundan, İİK. mad. 67 uyarınca kabul edilen alacak üzerinden davacı yararına icra inkar tazminatına karar verilmesi gerektiği-  3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 24/c maddesi uyarınca, faiz alacağı da KDV matrahları arasında gösterildiğinden, faize de KDV istenebileceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.