Davacının şikayeti üzerine Cumhuriyet Başsavcılığı’nca dava dışı şahısların hesaplarına bloke konulması yönündeki bankaya yazılan talimatın davalı bankaca tebellüğ edildiği tarihte dava dışı şahısların kredi kartlarına gönderilen paraların kart hesaplarında mevcut olduğu, ancak bloke kaydından önce söz konusu şahısların kredi kartı borçlarından mahsup edildiği, mahsup işleminin yapıldığı tarih itibariyle üçüncü kişilerin kredi kartı hesaplarına yatan paraların yasa dışı yollarla hesaplara intikalinin sağlandığını bilmeyen davalı bankanın, durumu öğrendiği tarihte borca mahsup edilen tutarları hesaplardan iadesi yapılmak suretiyle kredi kartı hesaplarını dolandırıcılık öncesi hale getirmediği gibi davalının kart hesaplarına bloke koymayarak sonra bu hesaplardan nakit çekim ve/veya harcama yapılmasına sebebiyet verdiği, savcılık talimatının gereğinin yerine getirilmemesi nedeniyle davalı bankanın sorumlu bulunduğundan davalının asıl alacağa yönelik itirazının iptali ile Dava konusu alacak likit olduğundan icra inkar tazminata hükmedilmesi gerektiği-
Kira sözleşmesindeki artış şartına göre kira bedeli belli ve muayyen olup alacak miktarı belirlenebilir nitelikte bulunduğundan asıl alacak üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekeceği-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
İtirazın iptali davasında, değerlendirmenin takip tarihi itibarıyla yapılması gerekeceği- Mahkemece yapılacak iş; davalının takip tarihi itibarıyla asıl alacak ve işleyen faizi hesap edilerek, daha sonra borçlu tarafından yapılan ödemeler tarihi itibarıyla yine işleyen faizin hesaplanması ile bu ödemelerin öncelikle faizden indirilmesi, daha sonra bakiye miktara işleyen faizin, davalı tarafından ödenen miktarın, ödendiği tarihe kadar tekrar hesap edilmesi ve davalı tarafından ödenen bu meblağın yine öncelikle faize mahsup edilerek, daha sonra asıl alacaktan indirilmesi ile kalan alacağın hüküm altına alınması gerekeceği-
İşbölümü sebebiyle gönderme kararlarının temyizi kabil olmadığı, gönderme kararının mahiyetine yabancı olan ve gönderme kararı ile telifi kabil bulunmayan nihai hüküm niteliğindeki avukatlık ücretine hükmedilmiş ise, o kısmın müstakilen temyizi kabil olduğu ve yerel mahkeme kararının hüküm fıkrasının 3.bendinde vekalet ücretine hükmedilmesi alınan kararın niteliği ile bağdaşmayıp usul ve yasaya aykırı bulunduğu-
Fatura içeriğine 8 gün içerisinde itirazda bulunulmamasının sadece faturada belirtilen verilerin doğru olduğu karinesini doğuracağı; faturanın verilmesine neden olan iş veya hizmetin yapılmış olduğunun kabulü anlamını taşımayacağı- Faturanın deftere kaydının, taşımanın gerçekleştirildiğine sadece karine teşkil edeceği, bu karinenin aksinin ispatı her zaman mümkün olduğu- Taraflar arasındaki temel ilişki olan taşıma ilişkisinde davacının edimini yerine getirip getirmediği hususunda ispat yükünün davacıda olduğu gözetilmek, davacıya ispat olanağı sağlanması gerekitği-
Müteselsil sorumlulukta dahil olmak üzere birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde red sebebi aynı olan davalılar lehine tek vekalet ücretine hükmolunacağı-
Zamanaşımı itirazının söz konusu olması ve mahkemece talep hakkının zamanaşımına uğradığı kabul edilmesi halinde, işin esasına geçilmeden davanın öncelikle zamanaşımı nedeniyle reddedilmesi gerektiği-
İtirazın iptali davası-
İcra takibinden sonra ve itirazın iptali davası açılmadan önce, borçlu tarafından ödeme yapılması halinde, yapılan bu ödeme düşüldükten sonra kalan miktar üzerinden dava açılması gerektiği- Takipten sonra, ancak dava açılmadan önce yapılmış olan ödeme yönünden dava açılmasında davacı tarafın hukuki yararının bulunmadığı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.