Hem icra dairesinin hem de mahkemenin yetkisine itiraz durumunda, dava şartı olduğundan, öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın incelenmesi gerekeceği-
Alacağın masaya kabulü sonucunda davanın konusu kalmadığı, müflis bankanın faturadan kaynaklanan borcunu ödemeyerek bu davanın açılmasına sebebiyet vermesi nedeniyle yargılama giderlerinden ve maktu vekalet ücretinden sorumlu tutulmasında yasaya aykırılık bulunmadığı- İflas kararı verilmesiyle birlikte Fon'un talebi üzerine icra hukuk mahkemesince atanan iflas idare memurları, müflis bankanın yasal temsilcisi konumunda olup dava açılmasında kusurlarının bulunup bulunmamasının eldeki dava bakımından bir önem arzetmediği- 5411 sayılı Kanun'un 140 ıncı maddesi uyarınca faaliyet izni kaldırılan veya tasfiyeleri Fon eliyle yürütülen bankaların her türlü harçtan muaf olduğu, davalı müflis bankanın harçtan muaf olduğu gözden kaçırılarak yargılama giderleri içerisinde maktu harçtan sorumlu tutulmasının doğru olmadığı gibi davacıya iadesine karar verilen fazla harcın yeniden yargılama giderlerine dahil edilerek mükerrerliğe yol açacak şekilde davalıdan alınarak davacıya verilmesinin doğru olmadığı-
Davaya konu kaçak su kullanma tutanağının ve kaçak tahakkukunun davalı apartman yöneticiliği adına düzenlendiği anlaşılmakta olup, bu durumda davalı yönetime 634 s. K. mad. 35 uyarınca husumet yöneltilebileceğinin kabulü gerektiği-
Tahrifli olduğu öne sürülen takip konusu senede dayanılarak yapılan takipte, tahrifin sabit olması halinde, takibin tümden iptal edilmeyip, takibin kısmen iptali ile iptal edilen kısım üzerinden borçlu lehine inkâr tazminatına hükmedilmesi gerekeceği-
Davalının icra dosyasında ödeme emrine itirazında, icra takibine konu edilen Genel Kredi Sözleşmesindeki imzanın kendisine ait olmadığını bildirdiği, açılan itirazın iptali davasında ispat yükünün davacıya ait olduğu, davacının Genel Kredi Sözleşmesindeki kefalet imzasının davalıya ait olduğunu kanıtlamak zorunda olduğu-
Davalıların dava dışı kredi müşterisinin kefilleri olup, imzaladıkları sözleşme ile gerçekleşecek nakdi kredilerden kaynaklanan borç nedeniyle kefalette bulundukları, gayrinakdi kredilerin oluşan risk nedeniyle bedelinin bankaya depo edilmesi talebi ilave teminat borcuna dayanmakta olup kredi sözleşmesine göre bu sorumluluk sadece kredi müşterisine ait olduğundan, sözleşme hükümlerinin yanlış yorumlanarak kefillerin gayrinakdi krediler nedeniyle oluşan riskten ötürü icra takibinde talep edilen ....... TL'den sorumlu tutulmalarının doğru olmadığı-
Davacı tarafından icra dairesinde takibe geçilmiş, itiraz üzerine süresinde itirazın iptali davası açılmıştır. İcra takibine itirazın, alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıl içinde İİK.’ nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptali davası açıldığına göre, “icra dosyasının takipsiz bırakıldığı” gerekçesiyle işlemden kaldırılması mümkün değildir. İtirazın iptali davasına bakan mahkemece bu husus re’sen gözetilir. Zira itirazın iptali davası genel hükümlere göre görülen bir dava olup, icra dosyasının geçerliliğini koruyup, korumadığı dikkate alınarak itirazın iptali davası karara bağlanmalıdır. Mahkemece, bu yönler gözetilerek davacının, takip tarihi itibarıyla alacaklı olup olmadığı üzerinde durulup, bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile “karar ittihazına yer olmadığı” şeklinde hüküm kurulmasının hükmün bozulmasına neden olacağı-
Sözleşmenin feshinin kesinleşmesi nedeniyle, davacı tarafça yapılan imalatın bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine ilişkin uyuşmazlığın çözümü bilirkişi raporuyla mümkün olup, davalı taraf istemiş faiz yönünden ve kısmen asıl alacak yönünden yargılama sonucunda haklı çıktığından, itirazında haksız sayılmayacağı ve bu durumda şartları oluşmayan icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği- Dava kısmen kabul edildiğine ve davacı taraf reddedilen kısım yönünden temyiz talebinde bulunduğunda göre, davacı tarafın kabul edilen miktar üzerinden temyiz harcı yatırmasının gerekmediği-
Fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasında TBK. mad. 89/1 gereğince alacaklının ikametgahında da dava açılabileceği-
İtirazın iptali davası bozmaya uyularak-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.