8. HD. 10.11.2020 T. E: 2018/6658, K: 6964-
Taraflar arasındaki asıl ve birleşen kooperatif üyeliğinin tespiti ve itirazın iptali davaları-
Sahte ve tahrif edilmiş çekin ödenmiş olmasından doğan zararın muhatap bankaya ait olacağı; 3167 s. K. değişik 10. maddesi uyarınca hamile ödeme yapan muhatap bankanın da aynı yasal düzenleme kapsamında sorumlu olacağı-  Muhatap bankanın ödediği bu meblağı keşideciden rücuen talep edebileceği, rücu sırasında keşidecinin çekin sahte olduğu savunmasıyla karşılaşabileceği ve keşidecinin bu tutarı ödemekten kaçınabileceği- 3167 s. K. -değişik-  mad. 10 uyarınca ödeme talebiyle karşılaşan muhatap bankanın da imza kontrolü yapmak hak ve mükellefiyeti bulunduğundan, mahkemece dava konusu çekteki imzanın keşideciye ait olup olmadığı yönünde araştırma yapılarak toplanacak delillere göre karar verilmesi gerekeceği-
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, sözleşmeye aykırılıktan kaynaklandığından, sözleşme taraflarından biri tüketici, diğeri ise satıcı olduğundan ve uyuşmazlık da tüketime konu mala ilişkin bulunduğundan, uyuşmazlığın çözümünde tüketici mahkemelerinin görevli olacağı-
Tanzim yeri bulunmayan takibe konu senette, keşideci adı soyadı altında yazılı olan mahalle ve sokak içeren adres, belirgin bir idari birimi belirtmediğinden, icra mahkemesince re’sen takibin iptaline karar verilmesi gerektiği- İİK. mad. 170/a uyarınca, borçlu yararına tazminata ve para cezasına hükmedilemeyeceği- 
Limited ortaklığın borcundan dolayı ortakların doğrudan doğruya takip edilemeyeceği–
17. HD. 14.05.2019 T. E: 2016/13984, K: 6059-
Davacı tarafından başlatılan tüketici kredisi sözleşmesinden doğan alacaklara ilişkin takipte ileri sürülen taleplerin hesaplamayı gerektirdiğinden, mahkemece konusunda uzman bir bilirkişi seçilerek denetime elverişli bir rapor alınıp yapılacak inceleme sonucuna uygun karar verilmesi gerekeceği-
Somut uyuşmazlıkta; davacı tarafından açılan dava, belirsiz alacak davası türlerinden kısmi eda, külli tespit davası niteliğinde olduğundan ve davacı dava açmadan önce davalı işvereni temerrüde düşürmediğinden, kıdem tazminatı dışındaki ihbar tazminatı, yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil alacağı ve fazla mesai ücreti alacaklarının arttırılan miktarlarına artırım tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken, bu alacakların tamamına dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesinin  hatalı olduğu-
İtirazın iptali davası-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.