İtirazın iptali davalarında; davacı alacaklının (bankanın) «hesabın katedildiği tarih itibariyle», anapara + uygulanan akdi faiz + fer’ilerinden oluşan toplam alacağı bulunduktan sonra, bu alacağa «temerrüt tarihine kadar» akdi faiz ve banka sigorta muamele vergisi (BSMV) «faizin gider vergisi» eklenmek suretiyle (akdi faiz ve BSMV. kat tarihindeki alacak ile kapitalize edilerek) alacaklının «temerrüt tarihindeki» asıl alacağı saptandıktan sonra, bu miktara, temerrüt tarihinden sonra «takip tarihine kadar» temerrüt faizi ve faizin BSMV’si hesaplanarak (bu arada varsa borçlunun ödemeleri öncelikle BK’nun 84. maddesi (şimdi; TBK. mad. 100) uyarınca faizden mahsup edilerek) «takip tarihindeki» toplam alacak miktarının tesbit edilmesi (bilirkişiden bu ilkeler çerçevesinde rapor alınması) -ve varsa; kefillerin sorumluluğunun kefalet limiti ile kendi temerrütlerinin hukuki sonuçları ile sınırlı olduğu da gözetilerek- takipten sonra «asıl alacağa» BK. 104/son (şimdi; TBK. mad. 121/3) uyarınca temerrüt faizi işletilmesine olanak sağlayacak şekilde karar verilmesi gerekeceği-
- 19. HD. 08.07.2003 T. 4604/7501
- 19. HD. 06.06.2003 T. 1191/6047
- 19. HD. 31.03.2003 T. 9590/896
- 19. HD. 24.01.2003 T. 9242/601
- 19. HD. 20.12.2002 T. 8616/7979
- 19. HD. 05.11.2002 T. 7848/7065
- 19. HD. 25.09.2002 T. 7703/6038
- 19. HD. 20.09.2002 T. 7643/5923
- 19. HD. 18.06.2002 T. 7167/4711
- 19. HD. 02.07.2001 T. 1305/5089
- 19. HD. 28.06.2001 T. 1402/5008
- 19. HD. 18.06.2001 T. 1132/4693
- 19. HD. 01.05.2001 T. 9376/3321
- 19. HD. 02.04.2001 T. 8621/2396
- 19. HD. 27.02.2001 T. 7527/1569
- 19. HD. 23.02.2001 T. 7011/1454
- 19. HD. 09.02.2001 T. 7256/1057
- 19. HD. 29.09.2000 T. 5660/6263
Müddeabih temlik belgesinin ibraz edilmemiş olması davacının geçerli temyizinin incelenmesine engel teşkil etmediği- İtirazın iptali davasında, davalı kefilin gayrinakdi alacaktan dolayı sorumlu olup olmadığının anlaşılması için genel kredi sözleşmesinin tüm sayfalarını içerir onaylı örneğinin celp edilmesi, daha sonra 2. ek rapor hazırlayan bilirkişiye banka kayıtları üzerinde inceleme yapma yetkisi verilerek karşılıksız çek bedellerinin ödenmesi halinde nakdi kredi borcuna dönüşeceği dikkate alınarak davacının itirazları karşılanıp davacının alacağının saptanması ve davalı kefilin gayrinakdi alacaktan sorumlu olup olmadığı da sözleşme kapsamında belirlenmesi gerektiği- Müddeabihi temlik aldığını iddia edene geçerli temliknameyi sunması için kesin süre verilmesi gerektiği-
Mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararı, teminat yatırılarak icra takibinde uygulanmadığından ve davalının da icra takibinde haksız ve kötü niyetli olduğu sabit olmadığından taraf vekillerinin icra tazminatı isteminin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Kefillerin sadece TL limitli sözleşmelere değil, DM limitli kredi sözleşmelerine de miktarları açıkça belirterek müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla kefalet koyduğu, teminat mektubunun bedelleri de bu kefalet limiti içinde kaldığından asıl borçlu şirket gibi borçtan sorumlu olacağı-
Kredi Sözleşmeleri karşılıklı taahhütleri içerdiğinden kefilin tek yanlı olarak bildirdiği irade beyanı ile kefaletten vazgeçemeyeceği, bu şekildeki bir bildirimin akdin diğer tarafınca açıkça kabul edilmedikçe hukuki sonuç doğurmayacağı-
Taraflar arasındaki birleşen menfi tespit-itirazın iptali davasında, davacı-birleşen davada davalı kefilin genel kredi sözleşmesinde sorumlu olduğu kefalet tutarı ve birleşen davada davalı-kefil tarafından takip tarihinden önce kefalet limitinin de üzerinde kalacak miktarda ödeme yaptığı ve bu hususun birleşen davada davacı banka kayıtları ile sabit olması da gözetildiğinde birleşen davada davalı kefil için de takip yapılmasının İİK. mad. 67/2 anlamında davalı bankanın kötü niyetli olduğu ve birleşen davada davalı vekilinin cevap dilekçesinde bu yönde bir talebi olduğunun da göz önüne alınması gerekeceği-
Mahkemece, “toplanan delillere ve alınan bilirkişi raporlarına göre, davalının imzaya itirazının yerinde olmadığı, temerrüt tarihi itibarı ile davacı bankanın teminat mektubu komisyonlarına dayanan nakit alacağı, mer’i teminat mektubu bedeline ilişkin gayri nakdi alacağının olduğu; davalının kefalet limitinin belirlendiği, davalı kefilin kefalet limiti ve kendi temerrüdünün sonuçlarından sorumlu olacağı, bu nedenle limitin üzerinde kalan depo talep edilen gayri nakdi alacak tutarının davalıdan istenemeyeceği” gerekçesi ile “davalının itirazının kısmen iptali ile takibin devamına” karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Davacının davaya konu kredi kartının kefili konumunda olduğu, sözleşmenin incelenmesinden davacının sözleşmede sorumlu olacağı azami miktarın belirtilmemiş olduğunun anlaşıldığı, 818 sayılı B.K.'nın 484 ( 6098 sayılı T.B.K.'nın 583-1. md.) uyarınca kefalet limitinin belirtilmemesi sebebiyle kefalet sözleşmesi geçersiz olduğundan mahkemece davanın bu nedenle reddi gerekirken yazılı gerekçeyle reddi doğru olmayıp bozmayı gerektirir ise de bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK'nun geçici 3. maddesi ve 5236 sayılı kanununun geçici 2. maddesi yollanmasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 5236 sayılı kanunun 16. maddesiyle değiştirilmeden önceki 438/7 maddesi gereğince mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerektiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.