Kredi sözleşmesinin ortaklaşa ve dayanışmalı kefilinin sorumluluğunun, kredi sözleşmesinde saptanan kefalet limiti ve bu limite eklenebilecek olan kendi direniminden doğan faiz ve eklentileriyle sınırlı olduğu–
Davacı bankanın davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığı 11.04.2008 tarihli genel ticari kredi sözleşmesinden doğan alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemi-
Davalı, dava dışı V. K. ile davacı banka arasında imzalanan kredi sözleşmesine kefalet etmiş olup, bu sözleşme kapsamında kredi borçlusuna verilen çek karnesi uyarınca kredi borçlusunun keşide ettiği ve karşılıksız çıkan her bir çek yaprağı için 3167 sayılı Çek Kanunu gereğince zorunlu karşılıkları banka kredi kullandırmak suretiyle ödemiş olduğundan, banka alacağının kredi alacağına dönüştüğü ve kefilin kefalet limiti kapsamında bu borçtan sorumlu olduğu-
Kefil, kefalet limiti ve kendi temerrütünün hukuki sonuçları ile kredi borçlusunun borcundan sorumlu olduğu- Davacı banka, davalı hakkında rehin açığı belgesine dayalı olarak icra takibi başlatmış ise de, rehin açığı belgesinin alacak miktarının tamamını göstermeyeceği- Mahkemece davalı hakkında başlatılan icra takibinin başladığı icra takip tarihi itibariyle bankanın kredi alacağı konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla saptanması gerektiği- İtirazın iptaline karar verilmesi halinde, hangi icra dosyasına yapılan itirazın iptal edildiğinin açıkça dosya numarası belirtilerek yazılması gerektiği-
Hukuk yargılamasında, kamu düzeninden olan durumlar hariç olmak üzere, taraflar arasında ihtilaf konusu olmayan, diğer bir deyişle tarafların üzerinde anlaştıkları maddi hususların tekrar tartışma konusu yapılarak bu konunun taraflardan ispatlanmasının beklenemeyeceği ve tarafların maddi olgunun tespitine dair kabullerinin hukuk hakimini bağlayacağı, genel kredi sözleşmesinde kefalet limitinin sonradan doldurulduğuna dair maddi olgu tarafların kabulünde olduğundan, bu konudaki ceza yargılamasının sonucunun ve kararın kesinleşmesinin beklenmesine gerek bulunmadığı-
İtirazın iptali davası-
İtirazın iptali davası-
Asıl borçlu hakkında rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takip sonucu tahsil edilen 34.731-TL'nin kefalet borcundan mahsup edilmesi gerektiği iddiasına dayalı menfi tespit istemi-
Genel kredi sözleşmesinin limitinin artırılmasına ilişkin limit artırım sözleşmesinde hem asıl borçlunun hem de kefillerin imzalarının bulunduğu, bu sözleşmedeki imzalardan birinin davacıya ait olduğu ve limit artırım sözleşmesinin kefalet limitini de ihtiva ettiği dosya içeriğinden anlaşıldığından davacının bu sözleşmede belirtilen kefalet limiti ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçları ile sorumlu olması gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.