İlk Derece Mahkemesince ............ tarihli ek karar ile davalılar ........., .............., .............., vekili .................'in istinaf talebinin davalı vekilince eksik yatırıldığı anlaşılan nisbi istinaf karar harcının ikmali için HMK'nın 344.maddesi uyarınca muhtıra gönderildiği muhtıranın ............... tarihinde tebliğ edildiği, buna rağmen eksik olan ............... TL'lik harcın yatırılmadığı gerekçesi ile reddine karar verilmesi gerekeceği-
Genel nakdi ve gayrı nakdi kredi sözleşmesine dayalı istirdat istemi-
Kesinleşen Tüketici Hakem Heyeti kararının İİK 38. maddesinde belirtilen ilam niteliğini haiz belge niteliğinde olduğu, bu belgeye istinaden icraen infaz edilen alacak nedeniyle istirdat davası açılamayacağı-
Kredi kullanan taraf tacir de olsa, kredinin erken kapanması nedeniyle alınan komisyonunun hakkaniyete uygun olması gerektiği- Mahkemece, diğer bankalardan genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun erken ödenmesi halinde uyguladıkları faiz oranlarının sorulması, davalı bankanın uyguladığı erken kapama komisyonu oranının ve tahsil edilen erken kapama ücretinin kredi sözleşmesinde yer alan hükümlere uygun olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği-
Ticari nitelikteki genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davasında, alacak miktarının kredi sözleşmesi hükümleri dikkate alınarak hesaplanması gerektiği, TBK'nun 88 ve 120. maddeleri dikkate alınarak yapılan bilirkişi incelemesine göre hüküm kurulmasının hatalı olduğu-
İtirazın iptali davası-
Davacıdan tahsil edilen kredi tahsis ücreti, akdi faiz, faizin % 5 BSMV'si, erken ödeme komisyonu % 5 BSMV'si, evrak masrafı ücretlerinin Emsal Banka Uygulamalarıyla orantılı olduğu, bu kesintiler ile ilgili mevzuata aykırılık bulunmadığı, dava konusu kredinin ticari kredi olduğu, TBK'nın 20-25. madde hükümlerine ilişkin genel işlem koşullarına aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen kararın isabetli olduğu-
Mahkemece, yasa hükümlerine uygun şekilde tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilerek, gerekçe ile hüküm çelişkisi içermeyen, kendi içinde tutarlı, maddi olaya ve talebe uygun, denetime elverişli gerekçeli karar oluşturulmak gerekirken Anayasa, mülga HUMK’nın 388 ile 6100 sayılı HMK'nın 297 ve 298. maddelerinde belirtilen unsurlardan yoksun, maddi olaya uygun düşmeyen, talep, gerekçe ve hüküm çelişkisi içeren karar verilmesinin doğru olmadığı-
Davalı yanca açılan davanın zaman aşımına uğradığı iddia edilmiş ise de, davaya konu kredinin 31/01/2013 ve 12/02/2014 tarihli kredi sözleşmesi kapsamında kullandırılan kredilerin tahsiline ilişkin olduğu, kredinin ödenmemesi üzerine hesabın 26/03/2014 tarihinde kat edildiği, 2014 yılı içerisinde alacağın tahsiline yönelik olarak takip yapıldığı, takip sonucu ipotekli taşınmazların alacağa mahsuben 02/07/2015 tarihinde satışının gerçekleştirildiği, rehin açığı belgesi alındığı, eldeki davanın ise 12/09/2017 tarihinde açıldığı gözetildiğinde davalı yanın iddia ettiği 5 yıllık zaman aşımı süresinin dolmadığı-
Menfi tespit davası-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.