Yabancı memlekette, o ülkenin yasalarına göre yetkili kılınmış noter tarafından düzenlenen ve oradaki Türk Konsolosluğunca onaylanmış bulunan senetlerin, «ilâm hükmünde» olacağı–
Borçlunun, alacaklı tarafından takip konusu borcun aslının ödendiği ancak borcun ferilerinin ödenmesi gerektiği yönündeki talebi karşısında, artık takip dayanağı belgenin İİK.nun 68/1. maddesinde yazılı belgelerden olup olmamasının bir öneminin olmadığı-
Uzayan kira yıllarında, her yıl için kiracıdan alınmış olan tahliye taahhüdünün geçerli olup, tarafları bağlayacağı-
İcra mahkemesince, alacaklının itirazın kaldırılması istemi, kira sözleşmesi aslında depozito bedeli öngörülmediği gerekçe gösterilerek reddedildiğine ve takip dayanağı belgenin İİK'nun 68. maddesinde belirtilen belgelerden olmadığı da sabit olduğuna göre; mahkemece istem, işin esası incelenmeksizin reddedildiğinden ve bu durumda borçlu yararına tazminata hükmedilmesi için yasada öngörülen "talebin esasa ilişkin nedenlerle reddi" koşulu oluşmadığından, alacaklının tazminatla sorumlu tutulmasının isabetsiz olduğu-
Türk Borçlar Kanununun 315.maddesi hükmü uyarınca temerrüt nedeniyle açılacak tahliye davasının kural olarak kiralayan tarafından açılması gerekeceği, kiralayanlar birden fazla ise aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan ihtarnameyi birlikte göndermeleri ve yine davayı da birlikte açmaları gerekeceği- Kiralayan durumunda olmayan malik veya kiralananı sonradan iktisap eden yeni malikin önceden kiracıya ihbar göndererek kira paralarının kendisine ödenmesini istemesi bu ihbarın sonuçsuz kalması halinde yasal içerikli ihtarname tebliğ ettirmek suretiyle dava açması gerekeceği -Kiralanan paylı mülkiyete konu ise, pay ve paydaş çoğunluğunun sağlanması, el birliği mülkiyetine tabi ise, tüm ortakların davaya katılmaları gerekeceği-
Çeke dayalı icra takibinin kesinleşmesinden önce icra takip dosyasında yapılan takip işlemleri arasında TTK.’nun 726/1. maddesinde öngörülen 6 aylık sürenin geçmesi halinde, zamanaşımı itirazının kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu tarafından sunulan, "......sözleşmeye mahsuben ödeme" ibaresini içeren dekontun, İİK'nın 68 maddesinin 1. fıkrasına göre takip konusu borca mahsuben yapılıp yapılmadığının icra mahkemesince araştırılmasının, icra mahkemesinin yetkisinde olup, yargılamayı gerektirmeyeceği-
Temsilen imzalanmış senede dayalı takiplerde; «temsil yetkisi» yönünden borca itiraz edilmiş olması halinde, icra mahkemesince «keşide tarihi itibariyle kimlerin borçluyu temsil yetkisine sahip olduğu hususunun Ticaret Sicilinden sorularak, alınacak cevabı göre uyuşmazlığın çözümlenmesi (bu konunun, şirket ana sözleşmesi ile ticaret sicilindeki kayıtlar esas alınarak araştırılması) gerekeceği-
İİK.nun 277 vd.na göre açılan tasarrufun iptâli davalarından "iptâl kararı" verilmesi için, borcun doğum tarihinin, iptâle konu tasarruftan önce olması gerektiğinden, takip konusu senedin (bononun) borcun doğduğu anda düzenlenmiş olması halinde, "borcun doğduğu tarihin senedin düzenlenmesi tarihi" olarak kabulü gerekeceği, fakat davacı alacaklarının "temel borç ilişkisinin (borcun gerçek doğum tarihinin) senedin düzenlenme tarihinden önce doğduğunu" ileri sürmesi halinde, bu hususu kanıtlaması için imkan tanınması ve ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği–

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.