Mahkemece, kıymet takdiri istemenin İİK.’ nun 106 ve 111. maddelerindeki süreleri kesmeyeceği, şikâyetçinin iki yıllık süre geçtikten sonra satış istendiği, haciz düştükten sonra istenen satışa itiraz edilmediği gerekçesiyle şikâyetin reddine karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Takip dayanağı bonoda tarafların tacir olduklarına dair bir ibare bulunmadığı gibi, alacaklı tarafından borçlunun tacir olduğuna ilişkin bir belge de sunulmadığı görüldüğünden, HMK'nun 17. maddesi uyarınca bonoda öngörülen yetki şartının geçersiz olduğu, mahkemece, borçlunun yetkiye itirazın kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 38.maddesi uyarınca yönetici, kat maliklerine karşı aynen bir vekil gibi sorumlu olduğu- Yönetici kat maliklerini temsil ederken Türk Borçlar Kanunu'nun 504. maddesi hükmü uygulanacağından, kat malikleri kurulu tarafından yöneticiye kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisi verildiği ispat edilmedikçe, bu bonolar nedeniyle yöneticiliğin sorumluluğu söz konusu olmayıp, T.T.K.'nun 778.maddesi yollaması ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun'un 678. maddesi gereğince senedi imzalayanın şahsen sorumlu olacağı -Somut olayda takip dayanağı bonoların N. E. tarafından imzalandığı, ancak kat maliklerinin adı geçene kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisi verdikleri iddia ve ispat edilmediği gibi karar defterinde yer alan kararda da böyle bir yetkinin mevcut olmadığı görüldüğünden, bu durumda takip dayanağı bonolardan dolayı yöneticilik hakkında takip yapılması mümkün olmadığından, mahkemece borca itirazın kabulü ile İİK. nun 169/a maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekeceği-
Takibin kesinleşmesinden önceki devreye ilişkin olan zamanaşımı itirazının beş günlük yasal süre içinde ileri sürülmesi gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.