Davacı-alacaklının dilerse BK. mad. 18e göre, dilerse İİK. mad. 277 vd. göre «muvazaa sebebiyle» iptâl davası açabileceği- HMK. mad. 33 'e göre, bir davada ileri sürülen maddi olgu ve bulgulara göre yasa maddelerini bulmak ve davanın hukukî nitelendirmesini yapmanın, hakimin doğrudan görevi olduğu–
İstihkak davası sonucunda «dava konusu eşyanın, dava dışı bir kişiye ait olduğu» sonucunu belirleyecek biçimde karar verilemeyeceği–
Haciz sırasında karşılaşılan üçüncü kişinin «borçlunun eski eşi olduğunu, kocasından boşandığını» bildirip, boşanma ilamı ibraz etmesi halinde, alacaklıya -istihkak davası açması için- 7 günlük süre verilmesi gerekeceği–
Tebligatı çıkaran merci tarafından adres kayıt sitemine ilişkin olarak şerh verilmeden dağıtıcı tarafından 21/2. maddesine göre tebliğ işlemi yapılamayacağı- Mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabul edilerek Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca borçlunun tebliğe muttali olduğunu beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesine karar verilmesi gerekeceği-
Takibe konu işçi alacağının İİK.nun 206. maddesinin birinci sırasındaki alacaklardan olduğu ve dolayısıyla tedbir kararının istisnası kapsamında kaldığı-
Alacaklının ihtiyati haciz kararını veren asliye ticaret mahkemesinin bulunduğu icra dairesinde icra takibi başlatmasında yasaya aykırılık bulunmadığı-
Haciz sırasında borçlu şirket sahibi ve yetkilisi olan kişinin işyerinde hazır bulunması ve işyerinde bu kişiye ve borçlu şirkete ait çok sayıda evrakın bulunmasının, orasının borçluya ait olduğunu gösterdiği-
Haciz koyduran alacaklının taşınmazı (taşınırı) ihalede satın alması ve kendisinden önce gelen başka alacaklı bulunmaması halinde, alacağı oranında satış bedelini ödemekten kaçınabileceği «satış bedelini, alacağına mahsup edebileceği»-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.