«Haczedilen malın borçlunun da ortak bulunduğu âdi ortaklığa ait olduğu» iddiası ile harcı verilerek «haczin kaldırılması» istemiyle yapılan başvurunun «istihkak davası» olarak kabul edilip incelenmesi gerekeceği–
İİK. 206/I uyarınca akdi ve kanuni rehin haklarının, ancak bedeli paylaşıma konu malın aynından doğan vergi alacaklarından sonra rüçhanlı olduğu—
“SSK emekli maaşının ¼ nün haczine” karar vermiş olan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesine, haczedilmezlik şikayetinin bildirilmesi gerekeceği-
“Takip dayanağı belgenin hangi ilişkinin teminatı olduğu”nun yazılı belge ile kanıtlanması gerektiği, İİK.nun 169/a maddesi uyarınca borçlunun ibraz ettiği belgede, takip dayanağı senede açıkça atıf yapılmasının zorunlu olduğu, açıkça atıf yapıldığının kabulü için senedin vade ve tanzim tarihleri ile miktarının belgede açıkça belirtilmiş olması gerektiği-
Takip dayanağı olan rehin açığı belgesinin, alacaklının tahsil edilemeyen borçludaki alacağı için düzenlendiği, rehin açığı belgesinin İİK'nun 68/1. maddesinde sayılan belgelerden olduğu, rehin açığı belgesine bağlanan alacaklar için faiz talep edilemeyeceğine dair yasal bir düzenleme olmadığına göre borçlunun itirazına konu olan faiz alacağına ilişkin olarak gerekirse bilirkişi raporu aldırılarak faize yönelik itirazında kaldırılmasına, borçlunun itirazı mahkemece kaldırıldığından ve alacaklının da talebi bulunduğundan İİK'nun 68/7. maddesi uyarınca alacaklı lehine tazminata hükmedilmesi gerekeceği-
Haczedilmezlik şikayetini, ancak maaşına haciz konan borçlunun yapabileceği, üçüncü kişilerin (ve borçlunun eşinin) bu konuda şikayette bulunamayacağı–
Kesinleşen icra takibi nedeniyle tahliye istemi-
Vekille takip edilen işlerde, vekil yerine asile yapılacak tebligat usulsüz olacak ise de, vekilin asile yapılan tebligattan haberdar olarak süresinde ödeme (icra) emrine itiraz etmiş olması halinde, artık «asile yapılan tebligatın usulsüz olduğu»ndan bahisle şikayette bulunulmasında hukuki yarar bulunmayacağı–
Temyiz incelemesine konu olan ve İİK 99. maddesi uyarınca alacaklı tarafından açılan istihkak davalarında davanın, istihkak iddiasında bulunan 3. kişi ile dosyanın durumu dikkate alınarak borçluya karşı açılacağı, haciz tutanağı içeriğinden ve dava dilekçesi içeriğinden, davalı 3. kişi H.Ç. tarafından istihkak iddiasında bulunulduğu, buna rağmen alacaklı tarafça mahcuzun davalı tarafından muvaazalı şekilde 3. kişiye satıldığı iddia edilerek bu kişinin de dava dilekçesinde davalı olarak gösterildiği anlaşıldığından, mahkemece, dava dilekçesinde, davalı olarak gösterilen kişi hakkında taraf sıfatı (pasif husumet ehliyeti) yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.